PostgreSQL 8.0 duyuruldu.

0
madness
19 Ocak 2005 - PostgreSQL Global Development Group nesne-ilişkisel veritabanı yönetim sistemi olan PostgreSQL'in, kendisini dünyanın en gelişmiş açık kaynak kodlu veritabanı sunucusu yapan 8.0 sürümünü duyurdu. Bu sürüm ile birlikte, daha önceden çok pahalı ve özel mülkiyetteki veritabanı sistemlerinde olan özellikleri içermektedir ve bu sürümde PostgreSQL'in gerek kullanıcılar, gerekse yazılım satıcıları tarafından daha fazla benimsenmesi hedeflenmektedir.
Ölçeklenebilirlik, yeni özellikler ve başarım konusundaki belirgin gelişmelerin yanı sıra, PostgreSQL 8.0 açık kaynak kodlu yazılımların gelişim hızını da göstermektedir. Aralarında Red Hat, Fujitsu, Afilias, Software Research Associates, Inc., 2nd Quadrant ve Command Prompt Inc., gibi firmalarla beraber dünyanın dört bir yanından yüzlerce bireysel geliştirici, PostgreSQL 8.0'a daha önceki sürümlerden çok daha fazla katkı vermişlerdir. Fujitsu'nun Yazılım Grubu'ndaki Açık Kaynak Kodlu Veritabanı'ın yöneticisi olan Takayuki Nakazawa, "Bu kurumsal özellikler PostgreSQL'in çok daha fazla kullanıcısı olmasını sağlayacaktır" dedi ve ekledi: " Fujitsu PostgreSQL'e sponsor olmaktan ve çalışmalarını PostgreSQL topluluğu ile paylaşmaktan dolayı gururludur. PostgreSQL'i lider Veritabanı Yönetim Sistemi yapmakta kararlıyız." Yeni özellikler:
  • Doğal Windows Desteği: PostgreSQL artık Windows sistemlerde doğal olarak çalışıyor ve bir emülasyona gereksinim duymuyor. Bu özellik PostgreSQL'e eski sürümlere göre çok gelişmiş bir başarım (performans) artışı ve şirket kullanıcıları, bağımsız yazılım geliştiricileri ve bireysel Windows geliştiricileri için özel mülkiyetteki veritabanı sistemleri ile yarışabilecek bir alternatif olma özelliğini kazandırmıştır.
  • Savepoint: Bu SQL standardı olan özellik, veritabanlarındaki transactionların hepsinin birden iptal edilmesi yerine belirli bölümlerinin geri alınabilmesine olanak sağlar. Bu özellik, hata kurtarma ile birlikte karmaşık transactionlara gereksinim duyan iş uygulaması geliştiricileri için çok yararlıdır.
  • Point in Time Recovery: Bu özellik otomatik ve sürekli devam eden arşivlenmiş transaction kayıt dosyalarından tam veri kurtarmaya izin verir. Böylece verilerin çok önemli olduğu ortamlarda saatlik ya da günlük yedek alınmasına göre çok daha uzun soluklu bir alternatif sağlanmıştır.
  • Tablespace: Tablespace'ler büyük tablo ve indexlerin ayrı ayrı disk/disk bölümü ya da disk kümelerine yerleşmelerine izin verir. Bu da sorgu başarımını arttırdığı gibi çok GB/TB veri tutan veri ambarı yöneticilerini rahatlatacaktır.
  • Geliştirilmiş bellek yönetimi ve I/O kontrolü: Disk ve bellek kullanımı Adaptive Replacement Cache algoritması, arkaplan yazıcısı (background writer) ve yeni vacumm geciktirme özellikleri kullanılarak en uygun hale getirilmiştir. Bu yeni özellik sayesinde sistem yükü önceden tahmin edilebilir olacaktır ve en yoğun kullanım zamanlarında daha da istikrarlı bir başarım sağlanacaktır.
Hyperic LLC'nin şef mimarı olan Javier Soltero, "PostgreSQL 8.0 bize HQ izleme ürünü için gereksinim duyduğumuz süreklilik ve üretim imkanını sunmaktadır. PostgreSQL 8.0'ın Windows üzerinde doğal olarak çalışması, PostgreSQL'i ürünümüz ile paketleyebilmemize imkan veriyor. Ayrıca, kanıtlanmış ölçeklenebilirliği ile başarımından faydalanabileceğimiz ve de ticari sınırlamalardan uzak olarak dağıtımımızın içine ücretsiz olarak yerleştirmemize izin veren lisansı ile de tüm özelliklerinden tam olarak yararlanmamıza olanak vereceği anlamına geliyor." Bu sürüm ile birlikte gelen diğer birçok özelliğin yanı sıra, PostgreSQL'in özellikleri, geçen yıl içinde seçimsel bileşenler ve ek özelliklerin ivmelenmiş geliştirilme hızı ile çok artmıştır. Slony-I replikasyon aracı ve pgPool bağlantı pooling/brokering yazılımı şu anda yüksek-bulunurluk gerektiren bir çok sunucuda halihazırda kullanılmaktadır. PL/Java, PL/PHP, Pl/Perl, Npgsql ve PgSQLClient gibi çeşitli stored procedure dilleri eklenmiş ya da büyük oranda geliştirilmiştir. .NET data providerları birçok yeni Windows kullanıcısını desteklemek için geliştirilmiştir. PostgreSQL 8.0'da gelen yeni özelliklerin tam listesi ve tanımları için lütfen basın sayfamızı ziyaret ediniz. PostgreSQL hakkında: PostgreSQL, yüzlerce geliştiricinin California'daki Berkeley Üniversitesi'nde başlayan ve 20 yıla yakın bir süredir devam eden ortak bir çalışmanın ürünüdür. Transactionlar, fonksiyonlar, triggerlar (tetikleyici) ve subquery gibi enterprise seviyedeki özellikleri çok uzun zamandan beri PostgreSQL'in içinde bulunmaktadır. PostgreSQL bugün bir çok kamu kurumu ve özel kurum tarafından kullanılmaktadır. PostgreSQL, kaynak kodun ticari ve ticari olmayan uygulamalar için kullanımına ve dağıtımına ücretsiz olarak izin veren BSD lisansı ile dağıtılmaktadır. PostgreSQL hakkında daha fazla bilgi bulmak ya da PostgreSQL'i indirmek için lütfen: http://www5.tr.PostgreSQL.org adresini ya da ana sayfamız olan http://www.postgresql.org/ adresini ziyaret ediniz. Bu sürümdeki diğer özellikler Daha önce belirtilen yeni ana özelliklerin yanı sıra, mevcut PostgreSQL kullanıcılarının da ilgisini çekecek bazı yeni özellikler ve geliştirmeler mevcuttur.
  • Fonksiyonlar: PostgreSQL fonksiyonları artık here-docs-style dollar-quoting desteklemektedir. Bu özellik, kullanıcıların karmaşık ve içiçe tırnaklardan kaçınmalarına yardımcı olmaktadır. Ayrıca, yeni Savepoint özelliğinin bir yararı olarak, PL/pgSQL fonksiyonları EXCEPTION tümceciği kullanarak sınırlı exception-handling yeteneğine sahiptir.
  • Veritabanı tasarımı: Veritabanı yöneticileri artık ALTER TABLE kullanarak kolonların veri tiplerini değiştirebilmektedirler. Karma (composite) veri tipleri ile kolonların belirtilmesi SQL standartları çerçevesinde desteklenmektedir. Tüm veritabanı nesneleri CHANGE OWNER desteklemektedir.
  • Veri aktarma: COPY komutu artık çok yaygın olan CSV (Comma separated value) biçimini desteklemektedir. Bu da veri aktarma işlemlerini daha kolay hale getirmektedir.
  • Optimizer geliştirmesi: Sorgu planlayıcısı ve çalıştırıcısı artık uyumlu veri tipleri için index kullanacaktır; böylece açıktan sabit verilerin cast edilme gereksinimi çok büyük oranda azalacaktır. Bu sürüm aynı zamanda gelişmiş index kullanımı, OR tümceciklerinin daha iyi optimizasyonu, ANALYZE için gelişmiş örnekleme, daha hızlı TRUNCATE ve prepared sorguların daha iyi oluşturulmasını ve burada belirtilmeyecek bir çok küçük geliştirmeler ile birlikte gelmektedir.
  • Kayıt (log) tutma: Yöneticiler artık postgresql.conf dosyası içindeki bir ayar ile PostgreSQL kayıtlarının otomatik olarak rotasyonunu sağlayabilirler. PostgreSQL kayıt tutulması daha önce olmadığı kadar yapılandırılabilir olmuştur: Yönetici tarafından biçimlendirilebilir satır önekleri, belirli tipteki SQL ifadelerinin kaydedilmesi ve kesilen bağlantıların kaydedilmesi gibi.
  • Yedekleme:PostgreSQL'in taşınabilir yedekleme aracı pg_dump kapsamlı bir şekilde yeniden yazılmıştır. Bu sürüm başlama ve bitiş zamanlarının ayarlanabilmesi ve yedek dosyalarındaki bağımlılık konularının çözülmesi gibi yeni yetenekleri de barındırmaktadır.
Tabii ki, daha da fazla gelişme ve değişiklik bulunmaktadır. Tam liste için sürüm notlarına gözatabilirsiniz. Alıntıların tam metni "Fujitsu, PostgreSQL 8.0 ile gelen yeni özelliklerden çok memnun. Bu kurumsal özellikler PostgreSQL'in çok daha fazla kullanıcısı olmasını sağlayacaktır" dedi ve ekledi: Fujitsu PostgreSQL'e sponsor olmaktan ve çalışmalarının PostgreSQL topluluğu ile paylaşmaktan dolayı gururludur. PostgreSQL'i lider Veritabanı Yönetim Sistemi yapmakta kararlıyız." Hyperic LLC'nin şef mimarı olan Javier Soltero, "PostgreSQL 8.0 bize HQ izleme ürünü için gereksinim duyduğumuz süreklilik ve üretim imkanını sunmaktadır. Takımımız çoklu-platformda çalışan özel mülkiyetteki veritabanı sistemlerini ve açık kaynak kodlu Java veritabanlarını denedi hangisinin gereksinimlerimize yanıt verebileceğini bulamadı. PostgreSQL 8.0'ın Windows üzerinde doğal olarak çalışması, PostgreSQL'i ürünümüz ile paketleyebilmemize imkan veriyor. Ayrıca, kanıtlanmış ölçeklenebilirliği ile başarımından faydalanabileceğimiz ve de ticari sınırlamalardan uzak olarak dağıtımımızın içine ücretsiz olarak yerleştirmemize izin veren lisansı ile de tüm özelliklerinden tam olarak yararlanmamıza olanak vereceği anlamına geliyor.PostgreSQL grubu kalite konusunda, bizim için ilk 8.0 betasını gözden geçirdiğimizden beri ortada olan ve hakettiği bir üne sahip " PostgreSQL 8.0'ın indirilebileceği adresler: Daha fazla bilgi için lütfen bizimle bağlantı kurun Devrim GÜNDÜZ
PostgreSQL Türkiye
0.533.735.6202 - 0.312.428.1900
devrim@PostgreSQL.org ...ya da İngilizce için: Josh Berkus
PostgreSQL Project
+1-415-752-2500
press@postgresql.org Diğer PostgreSQL kaynaklarına bağlantı Belgeler Sürücüler Grafiksel Kullanıcı Arabirimleri Replikasyon İlgili Projeler Alıntı yapılmış şirketler hakkında bilgi Fujitsu Hakkında:: Fujitsu, global pazarda iletişim ve bilişim sektöründe müşteri odaklı çözümler sunan lider bir firmadır. Bünyesindeki, pace-setting teknolojileri, yüksek güvenilirlikte bilgisayar ve iletişim platformları ile ayrıca dünya çapında ender rastlanan sistem ve sunucu uzmanı şirketler sayesinde, Fujitsu, müşterilerininin başarısı için sonsuz sayıda kapsamlı çözümler sunmaktadır.Merkezi Tokyo'da bulunan Fujitsu Limited (TSE: 6702), 31 Mart 2004'te biten mali yıldaki konsolide karlarının 4.7 trilyon yen (~62 Milyar YTL).Fujitsu hakkındaki genel bilgiye, www.fujitsu.com adresinden erişilebilir. White Paper tartışma belgesi de içeren Fujitsu Supported PostgreSQL (FSP) hakkında daha fazla ayrıntıya FASTWare sayfasından ulaşabilirsiniz. Lütfen direk sorularınızı Fujitsu Australia Software Technology'ye, Liam O'Duibhir'e ve telefonla iletin (61-2) 9452 9068 (Sadece İngilizce) Hyperic hakkında: Hyperic, LLC açık kaynak kodlu ve ticari bilişim altyapısını yönetebilmek için çözümler sunmaya odaklanmış bir teknoloji sağlayıcısıdır. Şirketin amiral gemisi ürünü olan HQ, bugün bilişim sektöründe kullanılan günü geçmiş yönetim frameworkleri için, açık ve bu teknolojilere etraflı destek sağlayan ölçeklenebilir ve web tabanlı platformlar sunmaktadır. Daha fazla bilgi için, press@hyperic.net adresi ile bağlantı kurabilirsiniz (İngilizce, İspanyolca)

Görüşler

0
FZ
PostgreSQL ile ilgilenenlerin belki dikkatini çeker, bir programcı pgEdit diye bir şey yazmış, PostgreSQL programlama editörü ve epey yetenekli bir şeye benziyor, PostgreSQL'e özel filan:

http://pgedit.com/products

Tahmin edin bu güzel PostgreSQL programlama editörü hangi programlama dili ile yazılmış? ;-)

Neye benzediğini merak edenler için:

http://pgedit.com/win_screenshots

Doğru tahmin edenlere FM tişörtü mü versek ne yapsak ;-)

0
FZ
Ödül yeterince büyük gelmedi sanırım, insanlar tenezzül etmiyor ;-)

Yok mu hangi programlama dili ile yazıldığını tahmin edebilecek olan?
0
tongucyumruk
(Şu (tuhaf (parantezlerin)) olduğu (dil (mi yoksa?)))
0
FZ
XL giyebiliyor musun? :)

Evet, doğru tahmin, Common Lisp ile yazılmış bir uygulama, MS Windows ve OS X ortamlarında çalışıyor (GNU/Linux için durumu bilemiyorum, yazara ya da bir bilene sormak lazım, GUI birebir GNU/Linux'ta da çalışıyor mu diye). LispWorks isimli ticari Common Lisp geliştirme ortamı kullanılarak yazılmış.

Yazan kişi Dr. John DeSoi

comp.lang.lisp grubunda "pgEdit - PostgreSQL editor created with Lisp" başlığı altında bu yazılımı duyurmuş.

Parantezlere gelince, XML'deki açı parantezlerinden daha çok sayıda değiller! ;-) Yakında bu konuyla ilgili eleştirel bir derleme/makale yayınlama planımız var, ipucu olarak ACM QUEUE dergisinin son sayısı diyeyim...
0
tongucyumruk
Bir dusunelim, LispWorks kullaniyorsa, ve LispWorks GNU/Linux altinda mevcutsa bana kalirsa calismamasi icin bir sebep yok. Tabii kodunu da acarak gelirse daha cok mutlu oluruz, o ayri...

Acikcasi LISP'in parantezlerini XML'e oranla cok daha az rahatsiz edici buluyorum... Takip etmesi kesinlikle daha kolay...
0
bm
Lispworks linux icin de var. Buyuk ihtimalle CAPI kullanilmistir GUI icin, o da her uc (+ normal unixler) platformda calisiyor.

XML'in/sexp isi icin baska birsey ekleyeyim:

"This paper, written in 1975, published in 1982 [McC82] in the proceedings of a conference whose title was in German, seems to be worth reviving in 1998, because some of its ideas are new in 1998 (I'm told) and are relevant to the new interest in electronic commerce."

http://www-formal.stanford.edu/jmc/cbcl2/cbcl2.html

0
FZ
Yazının "1998: Advice for XML, W3 and ICE" bölümünden:

2. Lisp notation is better. Oh, well, the committees have decided otherwise. Anyway XML is isomorphic to the subset of Lisp data where the first item in a list is required to be atomic.

Güzelmiş ;-)
0
bm
Guzel olur tabi. Bu adam bos adam degil (kisa bilgi icinhttp://tr.wikipedia.org/wiki/John_McCarthy_%28bilgisayar_bilimci%29 )
0
Nightwalker
Açık kodlu yazılımların genelde şöyle bir kaderi var. Bilgi işlem sorumlusu herhangi bir problemde ciddi olarak başının ağrıtılabileceğini düşünerek. Markalaşmış bir kurumun desteğini arıyor. Eğer bu yoksa seçenek olrak pek dikkate almıyor. Bu durum büyük veritabını şirketleri içinde böyle. Çalıştığım yere gelen oracle mühendisine Türkiyede ve dünyadaki rakiplerini sorduğumda bana db2 ve sybase demişti. Ben postgre vs. diyecek olduğumda "Mesele teknik yönden üstünlük değil, Müşteriler kurumsal destek arıyor demişti"

Devrim Gündüz'ü tenzih ederim (bilgisine saygımız sonsuz fakat kendisi henüz ülke çapında bilinen bir marka değil :) ) ancak Türkiyede böyle bir kurum yok.

Yakın zamana kadar Linux geçişine soğuk bakan şefimiz ben "Abi bak artık Novell var" dedikten sonra, "olabilir o zaman" şeklinde yaklaşıyor. Şimdi ne zaman bi yerlerden bişeyler duyup Linux şöyle böyle diyecek olsa "Abi Novell" diyorum. "Ha o başka " diyor :)

Diğer taraftan milyonlarca liralık (YTL) verinin sorumluluğunu taşıyan birisi için (ki kendisi (vms, mac, dos , novell, şu anda windows) pek çok ortamda program geliştirmiş birisidir) arkasında sağlam bir destek görmek istemesini anlayışla karşılıyorum. Belki ben bile o sorumluluğun altında olsam aynı biçimde davranabilirdim.

Yine de örnek olarak Ziraat Bankasının Türkiyede pek duyulmamış olan Red Hat firmasını tercih etmesi gibi ornekler bu durumun değişebileceğini gösteriyor bana. Ancak burada asıl önemli olan kurumsallaşma.

Biz açık yazılım camiası bile Patrick'in hastalığında "ne olacak bu slackware'in hali" şeklinde yaklaşmadık mı olaya ?
0
FZ
"Kimse IBM satın aldırdığı için işten kovulmamıştır" lafı bilgi işlem müdürleri arasında epey yaygın bir laftır aklıma o geldi.

İnsanların kurumsal destek araması garip değil bence bunu garip bulmak biraz garip. Hal bu iken bu fırsatı neden değerlendirmiyor insanlar, PostgreSQL uzmanı iseniz buyrun PostgreSQL danışmanlığı veren bir şirket kurun, insanların parasını alın, para verince kendilerini güvende hisseder insanlar. Fatura kesin, ofislerine gidip PostgreSQL kurulumu yapın, personelinize PostgreSQL eğitimi veriyoruz şu kadar bin dolara deyin. Daha da mutlu olsunlar. Ve ardından ekleyin, veritabanı lisansı mı, ha onun için para almıyoruz biz, o yüzden de şöyle bir iskontomuz var ayrıca 1 yıl yerine 2 yıllık destek isterseniz şöyle özel bir anlaşmamız var filan deyin. Ne bileyim işte takım elbiseli bir elemanınız yapsın görüşmeleri ve bilgi işlem müdürünüz de etkilensin ve evet, kendini güvende hissetsin, para verdim, bir sorun oldu mu gelecekler uğraşacaklar, elemanlarıma eğitim verecekler desin. Alan razı satan razı olsun.

Yazılımın kendisinin ücretsiz oluşuna niye bu kadar kafayı takıyorsunuz ki, parayı tabii ki destekten, danışmanlık ücretinden, eğitimlerden, yazılımla ilgili hazırlayacağınız cafcaflı kitaplardan, cilt cilt dokümantasyondan yani o yazılımı çevreleyen şeylerden alacaksınız. Hem siz memnun olacaksınız, hem müdürler, hem kullanıcılar.

Slackware biraz garip bir örnek olmuş bence. Red Hat ise herhalde Linux denince Türkiye'de aklan ilk gelen bir iki isimden biridir.
0
Nightwalker
Sorun para vermek değil. Para verdiği şirketin marka olması (mümkünse dünya çapında). Slackware örneği bunun içindi. Eğer markanızın bilinirliği yoksa sizin ne kadar bildiğiniz çoğu zaman çok önemli değildir.

Yoksa sorun yazılım ücretsiz oluşu değil. Mesela bugün Novell veya HP dese ki; biz bundan sonra postgresql'e kurumsal olarak destek veriyoruz, bunuda oracle'ın yarı fiyatına yapıyoruz, çünkü lisans ücreti ödemiyorsunuz. Bu durumda pek çok kurum kullanmayı ciddi olarak değerlendirir.

Bunu kişisel olarak yapmakta teorik olarak mümkün ama bu çapta bir markalaşma kolay değil.

Slackware örneğine gelince ben bunu kişi'ye değil kuruma bağlı organizasyon'un gerekliliği için örnek olarak vermiştim.

Red Hat'e konusunda ise; Ne zamanki Red Hat Linux denince değil, bilgisayar denince akla gelen markalardan biri olur, işte o zaman markalaşma sürecini tamamlamış demektir. Aynı Novell'de şu an olduğu gibi.
0
Nightwalker
Düzeltme ilk paragraf şöyle olacaktı:

Sorun para vermek değil. Para verdiği şirketin marka olması (mümkünse dünya çapında). Eğer markanızın bilinirliği yoksa sizin ne kadar bildiğiniz çoğu zaman çok önemli değildir.
0
madness
Merhaba,

Beni bilen bilir; öyle uluorta ticaret yapmayı sevmem. Ancak üstteki yorum ile ilgili küçük bir bilgi vermek istiyorum.

Türkiye'de PostgreSQL konusunda ticari destek verebilecek bir firma var. Hatta (yakında duyarsınız) büyük bir kamu kurumu PostgreSQL'e geçiyor ve bu geçişte arkasında bir kurumsal destek aradığı zaman bu firmayı buldu (ihaleye bu açıdan tek firma katılabildi).

Bu firma, dünyada 2 farklı PostgreSQL partner ağı içerisinde ve Ankara merkezli. Merkezli diyorum; zira İstanbul'da hem şubesi hem de iş ortağı var.

Bu firma, PostgreSQL için şu anda dünyada olmayan bir platform geliştiriyor ve yakında duyurusu yapılacak.

Bu firmada çalışanlardan ikisi PostgreSQL'e direk katkı veriyor (birisi RPM'lerini yapıyor ve yönetiyor, çevirileri yapıyor, eğitim veriyor, web grubunun aktif üyesi ve topluluğun direk içinde), diğeri de gerek kod yazıyor, gerek çeviri yapıyor ve de şu anda dünyada sayılı olan PostgreSQL eğitimlerinin verilmesinde katkıda bulunuyor.

Firma benim de çalıştığım firma. Adını adresini zaten bilen bilir, bulan bulur...

Amma velakin... Bizim uzun boylu, sarı saçlı satış elemanlarımız ne yazık ki yok. Destek ücretlerimiz de diğer veritabanı sunucuları kadar fazla değil. Bunlardan kaybediyor olabiliriz.

Yani sorun teknik değil. Yaşadığımız sorun, AKK yazılımların yaşadığı sorun olarak gözüküyor.

Ancak zaman ilerliyor; kaleler yavaş yavaş kazanılıyor. Bu süreci ben "Devrim süreci" olarak görüyorum (Devrim != Devrim Gündüz :)) ) Bu süreç küçük yaşlardan başladı ve gittikçe yönetim kademesine doğru ilerliyor. Düzgün ve sabırlı adımlar gerekli...

Saygılar,
Devrim Gündüz
0
FZ
Amma velakin... Bizim uzun boylu, sarı saçlı satış elemanlarımız ne yazık ki yok. Destek ücretlerimiz de diğer veritabanı sunucuları kadar fazla değil. Bunlardan kaybediyor olabiliriz.

Mühim bir konu! ;-) O tür elemanları yakından görmüş ve bir miktar çalışmış biri olarak gayet iyi anlıyorum. (Sarı saçlı derken tabii sadece kadınları değil, bronz tenli sarı saçlı jilet elbiseli erkekleri de kast ediyoruz elbette, gülmeyin! Karizma denen bir şey var :-P )

Şaka bir yana ben küçük ya da orta ölçekli işletmenin başında bir yönetici olsam, siz de karşıma bak sayın yönetici biz bu süper sofistike veritabanı yazılımını Türkiye'de filanca işletmelere, falanca bankalara (banka kısmı önemli!) kurduk, desteğini veriyoruz, eğitimlerini verdik, bu aletin programlaması filan da T-SQL'den, PL/SQL'den daha karmaşık ya da zor değil deseniz herhalde kolay kolay reddedemem! Ancak tabii bir de şu var, veritabanının kendisi bazı durumlarda çok fazla bir şey ifade etmeyebiliyor, önemli olan onu kullanan uygulamalar olabiliyor, eğer ki PostgreSQL'i kullanan ERP, Muhasebe, fabrika, işletme otomasyonu, sektöre yönelik çözümler, uygulamalar geliştiren şirketler falan olursa o zaman işin rengi gerçekten değişir. Şu anda Türkiye'de PostgreSQL kullanarak belli bir sektöre yönelik paket yazılım/proje sunan bir firma var mı? Bu firmanın referansları, müşterileri filan? Eğer bu tür şeyler de olmaya başlarsa o zaman ciddi anlamda rekabet olabilir diye düşünüyorum. Yoksa yani konuyu takip edenlerin de çok iyi bildiği gibi bu tür işlerde tek başına ORACLE, tek başına MS SQL Server ya da tek başına PROGRESS çok anlamlı olmayabiliyor, onlar arkada kalan ürünler önemli olan üzerlerinde çalışan uygulama (kurum içi yazılımı sıfırdan geliştiren yerler hariç, o tamamen farklı bir model).
0
bm
Uzak bir diyarda baska bir hayatta ben baska bir satis teknigi uyguladim: "bana birer elektrik/network/telefon prizi gosterin, ... (20 dakika sonra), "ben gidiyorum 15 gun sonra gelecegim" (15 gun sonra) Ben: 'kutuyu almaya geldim' Onlar: 'yaaa hayir" Ben: "o zaman ayda su kadar fatura size" Onlar: "peki."

Bu yol da var yani. Dogru piyasa sartlarinda satis boyle de yapilabiliyor. Yazilim icin olmaz tabi, ama o zaman bu network kutusu konusunda rakibimiz olsaydi herhalde (kadin verya erkek) striptizci veya ustunu yollamalari gerekirdi rekabet icin -- karizma filan calismazdi.
0
madness
Evet çok önemli bir konu bu. Yani o veritabanını kullanacak uygulama konusu. Ama emin olun çok yakında duyuracağımız ve GPL olacak bir ürünümüz ile bu açığın önemli bir kısmını kapatacağız.

Amma velakin, "satış" elemanlarımız olmadan nasıl duyururuz, onu bilmiyorum ;)
0
madness
Tekrar merhaba,

Nightwalker'ın yazısının diğer bir kısmına da yanıt vermek istiyorum.

Aslında tespiti çok güzel: "Önemli olan kurumsallaşma". Ama zaten kurumsallaşmış değil miyiz?

Ziraat Bankası konusunun ayrıntılarının çok bilinmediğini düşünüyorum. Ayrıntıları merak edenler, bankanın Microsoft'a nasıl "diz çöktürdüğünün" öyküsünü araştırabilirler. Microsoft'un bankaya önerdiği lisans ücretini duyanlar kulaklarına inanamayabilirler :) Kaldı ki Red Hat tercihi biraz da Oracle ile ilgili olabilir diye düşünüyorum. Ha, belki de kurum baştan beri Linux istiyordu ;)

Kurumsal pazarda şu anda Red Hat lider, SuSE de Novell ile birlikte şahlanmış durumda. Red Hat Türkiye, gerek kendisinin, gerekse de iş ortaklarının desteği ile satışlarını arttırmış durumda. Sadece biz bile iki -bence çok- önemli kuruma RHEL sokmuş durumdayız. Kısacası o tarafta işler iyi gidiyor...

Saygılar,
Devrim GÜNDÜZ
0
bm
Bu Ziraat bankasi isinin ayrintisini anlatabilecek durumda misiniz? En azindan basinin yaklasimi berbat ve pis geldi bana (alakam yokken 100% karsi oldugum bir gorusu benim agzimdan bastilar!). Bir cirkeflik var o iste gibi geliyor bana ama oyunculara cok yabanci oldugum icin cozemedim.
0
Nightwalker
Ben konuyu söz konusu kriz sırasında orada olan ekip üyelerinin birinden duyduğum kadarıyla aktarabilirim:

Olaylar Ziraat bankasının (1200 şube si var) bank2000 adında bir yazılım kullandığı dönemde başlıyor. Bu bank2000 komple çözüm sunun bir bankacılık yazılımı.

Daha sonra konuşulmayan bazı sebeplerden dolayı genel müdürlük MS-SQL sistemine geçmeye karar veriyor. Bu aslında M$ için bile büyük bir olay çünkü dünyada bu kadar büyük çapta MS-SQL kullanan başka bir proje yok. Hatta bu proje Steve Ballmer'ın hergün düzenli olarak takip ettiği 20 projeden biri.

Neyse lafı fazla uzatmayayım sonuçta olan oluyor ve MS-SQL'in bu yükü kaldıramadığı görülüyor. Bunun üzerine banka oracle ve redhat ikilisine geçmeye karar veriyor. Sistemler kuruluyor stress testleri yapılıyor. Ancak tam geçiş aşamasının hemen ardından cpu yükü %98 lere vuruyor. Daha sonra oracle ve red hat uzmanları 2-3 gün uğraşıp fransadan da destek alarak (bilgi değil eleman eksikliğinden) sorunu çözüyorlar.

Ancak bu sırada M$'nin yaptığı bizim hiç ilgimiz yok açıklamaları doğru değil çünkü application serverlar M$ ye ait halen.

Bildiğimi ve aklımda kaldığınca anlatmaya çalıştım. Tabi bu bilgiler gayri resmi ve bir oracle mühendisinin anlattıklarından oluşuyor.
0
bm
Bankaciligi bilmedigim icin soruyorum, bu islerde usul her subeye bir lokal RDBMS mi koymaktir?

Benim aklimda hep kocaman bir mainframe (altin kaplamali donanim dedikleri cinsten) olmustur banka deyince, ama bildigimden degil tabi o aletleri sevdigim icin oyle dusunmek isime geliyor.
0
Nightwalker
Yok yok, şu anki sistem öyle zaten. Yalnız bank2000 in sistemini (bundan bir ay önce 100 kadar ana şubede halen vardı) bilemiyorum. Tabi o kocaman main framelerden 4 tane varmış bir değil.
0
demolish
http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/
http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/0061.html
http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/0062.html
http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/0063.html
0
bm
Pardon, veri tabani makinesi proxy server uzerinden neti mi goruyormus? Dogru mu okuyorum? Niye? Yama indirmek icin mi? O zaman yamalarin bir deneme makinesinde tipik yukle denenmedigini mi anlamaliyiz? Bu denemeleri Red Hat yapip da mi yolluyormus? Birsey demiyorum, ama ayni mesajlarin arasinda saglamci sirket filan da deniyor, 'saglamci'dan ne anlamamiz gerektigini merak ettim.

0
demolish
o kadarını bilmiyorum. siz sorunca bende merak edip nette biraz araştırınca bulduklarımı gönderdim.

http://www.fintek.com.tr/
http://www.fintek.com.tr/finart.asp

"22 Kasım 2004 itibarı ile T.C. Ziraat Bankası’nın 1.222 şubesi merkezi sistemde, Fintek A.Ş. tarafından geliştirilen Fin@rt Temel Bankacılık Uygulaması ile hizmet vermektedir. Fin@rt yaygınlaştırma çalışmaları 30 Nisan 2004 tarihinde başlatılmış, 7 ayda tamamlanmıştır."

http://www.google.com/search?q=cache:LipoWciY76cJ:www.aksiyon.com.tr/detay.php%3Fid%3D17604 *

"Veri tabanının işletilmesi ve müşterilere özgü yeni hizmetler sunulması için dünya yazılım devlerinden Microsoft’un SQL (server) veri tabanı yönetim sisteminin kullanılmasına karar verildi. İş hacminin büyümesine karşın veri tabanının yetersizliği ve performans eksiklikleri nedeniyle bundan vazgeçilerek başka bir yazılım devi Oracle’ın 10 G adlı sisteminin kullanılması kararlaştırıldı. İki ay önce alınan bu karar doğrultusunda bankanın bilgisayar sisteminin merkezileştirme çalışmalarına hız verildi.

17-18 Ekim tarihlerine kadar 493 şubenin veri tabanı Oracle’a aktarıldı. Son haftada o güne kadar Microsoft’la çalışan yaklaşık 700 şubenin verileri de aynı sisteme dahil edilmek istendiğinde sorun ortaya çıktı. Ekranlar kapandı."

"Oracle Türkiye yetkililerinin Ziraat Bankası’ndaki gelişmelere verdiği cevaplar suçlamaları reddeder nitelikte: “Sistemde bir göçme olmadı. Yeni şubelerin devreye alınmasıyla sistem yavaşladı. Sorun ekran kapatılarak çözüldü. Fransızlar geldi, bilgileri aldı gitti, iddiaları anlamsız. Sektörün ithalat temelli olması nedeniyle zaten hep yabancı bilişimci arkadaşlar gelip gidiyor. Yabancılar Türkiye’ye bugün gelmedi. Her zaman bu tip operasyonlar gerçekleştirilir. Üstelik bankanın sistem değişimi dün başlayıp bugün biten bir şey değil. Ağustostan itibaren çalışma başlamıştı. YTL’ye geçiş sürecinin olayla hiçbir bağlantısı yok. Bu ayrı bir proje.”

"Tek veri tabanı yerine çoklu alternatif;

Fintek yetkililerinin Aksiyon’a verdiği bazı bilgiler ise daha çarpıcı. Öncelikli olarak yazılım değişikliğine milyon dolarlar harcanıp, devletin zarar ettiği iddiaları kesin bir dille yalanlanıyor. Bankacılık işlemlerinin merkezileştirilmesi için Microsoft’un SQL veri tabanı sistemi kullanıldığında bilgiler tek bir bilgisayar üstünde tutuluyordu. Afet, saldırı gibi durumlarda sistemin göçmesi halinde geri dönüşler, saatler, hatta günler alabilirdi. Oracle’ın 10G programı ise bu riski ortadan kaldırıp tek bir veri tabanı yerine birden çok bilgisayarda saklanabilen veri tabanı sistemi oluşturma alternetifi verdi. Değişikliğin ana nedeni buydu. Dakikada 4 bin, günde 1 milyonun üstünde işlem yapan tek banka Ziraat. İnternet bankacılığına geçiş, kredi kartı, YTL’ye hazırlık bankanın öncelikleri arasındaydı. Ancak merkezileştirme projesi ayrı olarak yürütülüyordu."

http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/0061.html

"Sorunun neden gerçekleşti diye sorarsanız;
700 şube bir gecede eklenmiş, bu arada 500000000 kayıt olan bir veritabanı tablosu oluşmuş.Her transaction bu index'i bozuk tabloyu kullanmış ve bu yüzden her işlem 15-20 dakika sürmüş. Hiç bir suretle RHEL3 Itanium çökmesi yada çakılması şeklinde sorun yaşanmamıştır.

İşlemler geciktiğinden dolayı sistem üzerinde çok büyük bir yük oluşmuş, ancak asla bir çökme/çakılma olmamıştır. Ve bu arızanın gerçekleştiği aynı gün 500.000 emeklinin maaş ödemesi gerçekleşecekti. Sorun geçen Çarşamba günü, tabloların yeniden indexlenmesi, Interconnection için kullanılan NIC'lerin arttırılması ve Oracle'ın yaptığı 2 patch ile düzelmiş durumdadır."

http://listweb.bilkent.edu.tr/Linux/dernek/2004/Oct/0064.html

"Soran gazetecilere "hata Microsoft temelli bir uygulamadan kaynaklanmamaktadir, eger arzu edilirse varolan sorunun giderilmesi icin elimizden gelen destegi veririz" dendi."


benim okuduklarımdan anlayabildiklerim söyle;

.Net ile çalışan bu finart bankacılık uygulaması ilk başta MS-SQL kullanılarak yazılmış. Daha sonra MS-SQL in yükü kaldıramadığı(veya oracle ın daha esnek oluşu) görülünce banka linux+oracle a geçmeye karar vermiş.

"17-18 Ekim tarihlerine kadar 493 şubenin veri tabanı Oracle’a aktarıldı. Son haftada o güne kadar Microsoft’la çalışan yaklaşık 700 şubenin verileri de aynı sisteme dahil edilmek istendiğinde sorun ortaya çıktı. Ekranlar kapandı."

sorunun veritabanını MS-SQL den oracle a aktarırken gerçekleştiğini kesin. ama oracle uzmanları tarafından aktarılırken mi bir hata oldu, yoksa finart ın kodlarındamı bir hata var, oracle ın kodlarında mı hata var veya hepsi birliktemi orası muamma. muhtemelen hepsi birlikte gerçekleşmiş.

"Sorun geçen Çarşamba günü, tabloların yeniden indexlenmesi, Interconnection için kullanılan NIC'lerin arttırılması ve Oracle'ın yaptığı 2 patch ile düzelmiş durumdadır."

bu arada fransa dan gelenler redhat in değil oracle ın uzmanlarıymış.

hulasa; bu olaydan aklanarak çıkan gördüğüm kadarıyla linux ve microsoft (ne kadar ironik :)). çünkü sorun adı geçen firmanın boyunu aşan nitelikte(ne oracle ı nede finart ı yazan kendileri değil) ve yapabilecekleri birşey yok. ms ile de alakası yok çünkü finart .Net i kullanıyor ve .Net e herhangi bir yama yapılmamış.

"Pardon, veri tabani makinesi proxy server uzerinden neti mi goruyormus?"

"Bankacılık işlemlerinin merkezileştirilmesi için Microsoft’un SQL veri tabanı sistemi kullanıldığında bilgiler tek bir bilgisayar üstünde tutuluyordu. Afet, saldırı gibi durumlarda sistemin göçmesi halinde geri dönüşler, saatler, hatta günler alabilirdi. Oracle’ın 10G programı ise bu riski ortadan kaldırıp tek bir veri tabanı yerine birden çok bilgisayarda saklanabilen veri tabanı sistemi oluşturma alternetifi verdi. Değişikliğin ana nedeni buydu."

sanırım bu proxy arkada çalışan veritabanlarına yükü dağıtan bir vekil sunucu. üç katman muhabbeti.

yarım yamalak bilgiler üzerine yaptığım yorumlarda hata olması kuvvetle muhtemel. doğrusunu bilen varsa yazsınki gerçekler anlaşılsın.

* artık medyamız için doğru soru sorabilen bilişim muhabirleri şart. bilişim gibi detaylı bir konu ile ilgili olaylarda sorulması gereken soru "efendim, olan biten nedir anlatır mısınız?" olmamalı. yoksa ortaya çıkan haber yuvarlak sorulara verilmiş yuvarlak cevaplardan öteye gitmiyor ve haber kafadaki soru işaretlerini azaltacağı yerde arttırıyor.
0
bm
Cok tesekkur ederim.

artık medyamız için doğru soru sorabilen bilişim muhabirleri şart.

Ben hic memnun degilim yaygin okunan basinda cikan yazilardan. Kendi (cok kisitli) muhatap oldugum zamanlarda da tarzlarini hic begenmedim. Birsey calismadi mi dediniz? Onun sorumlusuyla sahsi hesabi olan reziller moka konan sinek misali pesinize dusuyor. Ihale mi var? Kaybeden taraf kazanani karalamak icin basini kullaniyor. Inanmayin bu adamlara, benim gorduklerim hem cahiller hem ahlaksizlar. Cehaleti ortadan kaldirsak da otekine birsey yapamayiz. Yavas yavas yayin tekelleri (net vasitasiyla) kiriliyor, umut orada.
0
Nightwalker
Merhaba,

Umarım bu kamu kurumuna ait başarı öyküsünü bu siteden yakın zamanda okuruz.

Devrim Gündüz'ü bilen biliyor zaten :) Ancak kurumsal anlamda birşeyler yapılabilmesi için Türkiye'deki böyle akil (akıl değil) kamu kurumlarının referansları diğerleri içinde örnek oluşturacaktır.

Bizlerde bu güzel örnekleri çevremize anlatmak konusunda elimizden geleni yaparız. Kurumsallaşma kadar önemli olan başka bir konu markalaşma.

Sıra onada gelir umarım en kısa zamanda. Mesela TDM (sen yazmadın ama ben yazayım bari :) ) bir firefox reklamına sponsor olsa ?

Neyse sözü fazla uzatmayayım. En kısa zamanda görüşmek dileği ile sana ve tüm TDM ekibine yolunuzda başarılar, İyi bayramlar.

Serbülent (Nightwalker) ÜNSAL
0
madness
Merhaba,

TDM Firefox'a değil ama PostgreSQL projesine sponsor :) Yapılan her işten belirli bir "yüzde" PostgreSQL projesine aktarılıyor.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

1. PostgreSQL Türkiye Konferansı

devrimgunduz

30 Nisan 2011 Cumartesi günü İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi Beşiktaş Kampüsü'nde 1. PostgreSQL Türkiye Konferansı'nı düzenliyoruz.

PostgreSQL 8.2 duyuruldu.

devrimgunduz

8 aylık geliştirme ve 5 aylık test sürecinden sonra, PostgreSQL Global Development Group PostgreSQL 8.2'yi duyurdu.

PostgreSQL 8.2 RC1 duyuruldu

devrimgunduz

PostgreSQL'in 8.2 sürümü yaklaşıyor. 5 Aralık'ta 8.2.0'ın duyurulması bekleniyor. Bu yoldaki ilk RC duyuruldu.

GitLab veritabanını ölçekleme

murat

Scaling the GitLab database

Merhaba Medium'da bir GitLab çalışanının yazdığı bir yazıya göz gezdirdim. Okumak isteyebilecek birilerinin olabileceğini düşündüm.

GitLab uzun bir süredir başına gelebilecek felaketlere önlem olarak tek bir veritabanı(PostgreSQL) sunucusu ve tek bir kopya kullandı. Bu GitLab'ın varoluşundan bu yana ilk bir kaç yıl oldukça iyi çalışıyordu. Ama zamanla bu...