Türk bilim insanı Japonlar'ı dolandırdı

0
anonim
Geçtiğimiz yıllarda 4 üniversitede yaşanan intihal olayını yeni unutmuşken bu kez de Tokyo Üniversitesi bir Türk bilim insanının doktora derecesini iptal etti. Karar 130 yılını devirmiş üniversitenin tarihinde bir ilk.
Ne dersiniz sice de ulus olarak şu an en çok ihtiyacımız olan şey her "konuda dürüstlük" değil mi? Olay ile ilgili diğer bazı haberler:

Star gazetesi
ATV Haber
Japonca bilenler için
Olayı gündeme taşıyan blog

NTV'nin 2007'de yaptığı bir habere göre, intihalle suçlanan başkaları da var. Örneğin, yasalara aykırı olarak Bilkent'i kurduğu iddia edilen ve geçenlerde devlet töreni ile uğurladığımız İhsan Doğramacı ve Nobel Ödüllü yazar Orhan Pamuk da bunlar arasında.

Bu haberin yararlı bir amaca hizmet edebilmesi amacıyla da soralım: Bir toplulukta dürüstlük kavramı nasıl geliştirilir?

Görüşler

0
frontsideair
Dilbilgisi konusunda bir öneri, "Japonlar'ı" değil, "Japonları" şeklinde yazmanız daha doğru olacaktır.
0
Tarık
Eğitim/öğretim sistemini, idealistlerden ve inanç sistemiyle insan gütmeyi ilke edinmiş olanlardan, herşeyi tabulaştırıp, putlaştırarak arkayı dolaşıp bizi soyup soğana çevirenlerden arındırdığımızda sorun kalmayacaktır. Evrensel insani değerlere erişmek demek, evrensel gözle dünyaya bakabilmek, farklılıkları anlamaya ve algılamaya başlamak demektir.

Öncelikle insani ve sosyolojik olarak kendimize gerçekten örnek alabileceğimiz ideal insanları bilip, öğrenmeliyiz. Dünyaya üretken yönümüzle birşeyler katabilmeliyiz, yöneticilerimizi seçimden bir hafta önce fotoğraflarından tanımak yerine kendi ellerimizle seçmiş olmalıyız.

Okullarımız formalitelere göre değil, modern eğitimin öngördüğü insani gelişmişliklere göre yeniden yapılandırılmalıyız, vs. vs. vs.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

AB Gerçekten de Yazılım Patentlerini Reddeti Mi?

FZ

AB reddetti demiştik ama son yazılanlara bakılacak olursa durum o kadar net ve belirgin değil:

Yazılımlar gerçekten de patentlenemez mi? Patent kanununda her ne kadar aksi yönde hüküm bulunuyormuş gibi görünse de Türkiye’nin imza attığı Avrupa Patent Sözleşmesi kapsamında alınan Avrupa patentleri incelendiğinde fiili durumun hiç te yazılıp çizildiği gibi olmadığını rahatlıkla görebilirsiniz.

Bilgisayar, Emek, Hakkını Aramak ve Organize Olmak Üstüne

FZ

Üyesi olduğum cember.net'in Bilişim / Internet forumunda üyelerden biri "ne olacak bu bilgi teknolojileri çalışanlarının hali, verilmeyen fazla mesaileri, sömürülmesi, organize olamamaları, baskı grubu oluşturamamaları, 'bilgisayarcı' diye ne idüğü belirsiz bir kategori altında karman çorman ilerleyen düzen..." konulu bir yazı yazınca ilginç bir tartışma başladı.

Üniversitedeki Radyoaktif Madde

anonim

Hayata verilen değer ve saygı kategorisinden bir haber. FM müdavimlerinden bir anonim bildiriyor:

Bugün saat 14.00-15.00 sıralarında İÜ Fen Fakültesi Fizik Bölümü girişinin yaklaşık 2-3 metre ilerisinde radyoaktif madde içeren bir sandık duruyordu.

Sandığa yaklaşık 4 metre uzaklıkta bulunan profesörler ve araştırma görevlileri dedektör ile ölçüm yaptılar.

Türkiye'de Açık Kaynaklı Biyoteknoloji

arikan

DNA koddur. Bilgisyar kodu birler ve sifirlardan olusurken, hayat bicimlerini tanimlayan DNA seker, fosfat ve A (Adenine), C (Cytosine), G (Guanine), ve T (Thymine) harfleriyle tanimlanan azotlu baz dizilerden olusmaktadir. DNA ile bilgisayar kodu arasindaki iliski su sekilde saglanmaktadir:

A = 00
C = 10
G = 01
T = 11

Bugun birler ve sifirlar ile yaratilmis yazilimlar acik olarak dagitilabiliyorsa ayni durum DNA kodlari ile yaratilmis biyoteknolojik urunler icin de gecerli olmalidir. Turkiye'de bu durum nasil anlasiliyor?

Generalin Sözleri: Yazılımların Kaynak Kodlarına Giremiyoruz

FZ

"Aldığımız birçok silah sistemlerindeki yazılımların kaynak kodlarına giremediğimiz için, bu silahları arzu ettiğimiz hedeflere kullanmıyoruz."

"... dünyanın ek mükemmel elektronik harp sistemini alsanız bile; eğer ulusal yazılım kabiliyetine sahip değilseniz, bu sistem hiçbir şey ifade etmemektedir."

"Bu nedenle başta kritik sistemler olmak üzere, ulusal yazılım ve donanım konusunda hassas olmamız gerektiğine inanıyorum."

Gazeteci Murat Yetkin'in aktardığı sözler Harp Akademileri Komutanı Hava Orgeneral Faruk Cömert tarafından 10-11 Mart tarihlerinde İstanbul'da düzenlenen 'Gelişen Bilgi Teknolojisi ile Güvenlik Politikası ve Stratejileri Arasında Etkileşim ve Yönlendirme' sempozyumunun kapanışında yapılmış konuşmadan alınma. Haberin aslına ve devamına buradan erişebilirsiniz.