Şempanzelerin Kısa Erimli Görsel Hafızası İnsanlarınkinden Üstün

0
FZ
Yapılan yeni bir araştırma, şempanzelerin görsel hafızasının insanlarınkinden çok daha üstün olduğunu ortaya koydu.

Tetsuro Matsuzawa'nın yürüttüğü araştırmada, genç şempanzelerin performansı üniversite öğrencilerini geride bıraktı.

Araştırma kapsamında bir ekran üzerinde rakamların nerede olduğunu ve sıralarını hatırlamak üzerine çalışmalar yapıldı.

Şaşırtıcı videoyu izlemek için devam edin:
Current Biology dergisinde yayımlanan araştırma sonuçları, şempanzelerin zekasının bugüne dek hafife alındığını gösteriyor.

Zira, şempanzelerin hafıza ya da diğer zihinsel beceriler açısından insanlarla kıyaslanamayacak kadar gerilerde olduğu sanılıyordu.

Kyoto Üniversitesi'nden Tetsuro Matsuzawa, "Hâlâ insanların şempanzelerden tüm fonksiyonları itibarıyla üstün olduğunu düşünen çok insan var. Bunların arasında çok sayıda biyolog da bulunuyor." dedi.

Matsuzawa, "Beş yaşındaki şempanzelerin hafıza çalışmalarında insanlardan çok daha başarılı bir performans göstereceğini kimse tahmin edemezdi. Biz burada ilk kez şempanzelerin rakamları hatırlamada sıradışı bir işler hafıza kapasitesine sahip olduklarını gösteriyoruz." şeklinde konuştu.

Videoyu buradan izleyebilirsiniz.

Görüşler

0
FZ
Şempanzemizin bir yandan fıstıklarını yiyip bir yandan kolay bir şey yapıyormuşçasına ekrana parmaklarını değdirip durması evlere şenlik! :)
0
sefalet

Aslında yeni bir araştırma ve bulgu değil bu. Şempanzelerin kısa dönem görsel hafızalarının insana oranla daha etkili olduğu bayadır biliniyordu. Evrimsel olarak, insana geçişte kısa dönem hafızadan, çok uzun dönem hafızaya bir bilişsel kaymanın olduğu ifade ediliyor. Dünyanın en akıllı maymununu araştırma konusu edinen bir belgesel vardı, orda haberde konusu yapılmış olan dişi şempanze de anlatılıyordu ve gayri resmi en etkileyici pirimat seçilmişti. Programın sunucusu sanıyorum insan bilimci bayan vidyoda gösterilen testi şempanzeden oldukça geride bitirince baya bir morali bozuluyordu. Bazı haberlerin yeniymiş gibi sunulmasının nedeni pek anlaşılır değil. Geçen gün de birbirine rüşvet veren pirimatlar konusu gündeme geldi ki bu tür davranışların pirimatlar arasında oldukça yaygın olduğu biliniyordu zaten. Pirimatlara karşı özel bir ilgi doğuyor galiba. Bu konular yabancı basında da yeniymiş gibi sunulmuş. Maymun medya köklerini mi arıyor nedir. :)

Özellikle dil çalışmaları çok etkileyci şempanzelerle ve orangutanlar ile ilgili olarak. Şöyle bir baktım, İrlanda folklorik dansını icra eden veya pac-man oynayan bonobo gibi eğlenceli vidyolara rastladım. Fakat konuyla ilgili ilginç bilimsel deneylere rastlayamadım.

Şempanzeler ile ilgili bilişsel deneylerin olduğu şu sayfa meraklılarına gelsin.

Dil ile ilgili şu çalışma ve ünlü Kenzi adlı şempanzeyi unutmayalım.

Benim şempanzeler ile ilgili bildiğim en etkileyici deneyi maalesef ağdaki kısa süreli aramamda bulamadım. O deneyde ki ünlü bir deneydir; bir odaya kapatılan şempanzenin rahatça görebileceği bir muz salkımı, odanın tavanına asılır. Tavana ulaşması imkansız olan şempanzeye yardımcı olacak oda da yalnızca kutular vardır. Onlar da odanın bir köşesine dağınık halde konur. Yiyeceği gören ama ulaşamayan şempanze huzursuz bir şekilde odanın etrafında dolanır. Kızgın ve huzursuz tavırlar gösterir, daha sonra sakinleşerek bir kenara oturur. Bakışları muz, kutular ve tekrar muz arasında dönüp durur. Daha sonra aniden bu huysuz şempanze büyük bir mutlulukla hoplayıp zıplamaya başlar. Sanki muz tavandan önüne düşmüş gibidir ama büyük olasılıkla nedeni muzu nasıl alması gerektiğini bulmuş olmasıdır. Odanın köşesindeki dağınık haldeki kutuları odanın ortasına muzların altına getirir, üst üstü koyar ve çıkıp muzu alır. Bir soruna ve onun çözümüne ilişkin tüm süreci jestleri ile beraber göstermesi bakımından eşsiz bir deney olarak nitelemek mümkün bu çalışmayı. Şempanzenin soruna dalmış düşünürken ve sonunda daha elde etmeden olacakları öngören bir tavırla mutluluk duyduğu jestleri görmenizi isterim. Soyut düşünme ve sorun çözmenin hayvanlarda gözlenmiş en önemli örneklerinden biri bence.

0
FZ
Aslında yeni bir araştırma ve bulgu değil bu

Diyerek Tetsuro Matsuzawa'ya biraz haksızlık edilmiş oluyor sanırım çünkü eski bir araştırma da değil. "Working memory of numerals in chimpanzees" başlıklı makale Current Biology dergisinin 4 Aralık 2007 tarihli sayısında (Vol 17, R1004-R1005) çıkmış ve BBC'de de bir gün önce yani 3 Aralık 2007 tarihinde duyurulmuş. Yani yaklaşık 1 ay önce çıkmış bir bilimsel makaleye dair bir haber söz konusu şu anda burada.
0
sefalet

Ben Matsuzawa'dan önce biliniyordu demek istemedim zaten. Makale ekseninde de değildi konunun yeni olmadığı. Makale yeni olabilir ama makalenin ana fikri yeni değil. Matsuzawa yetmişlerden beri çalışıyor zaten. Şuan başında olduğu enstitü de önemli pirimat araştırmalarına imza atmış durumda. Ama bilimsel bir makale yayınlanmadan önce belgeseli çekilmez pek bu tür araştırmaların.

Konu ile ilgili daha eski bir haber burada mevcut.

Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Farenin Beyni İnsanın Şifası Olacak

FZ

Radikal'deki habere göre, fare beyninin gen haritası tamamlandı.

ABD'deki Allen Beyin Enstitüsü uzmanlarının tam olarak çıkardığı 'genom', milyonlarca insanın mustarip olduğu nörolojik hastalıkların esrar perdesinin kaldırılmasını sağlayabilecek.

Microsoft'un kurucularından Paul Allen'ın sahibi olduğu enstitü tarafından yapılan açıklamaya göre, fare beyninin üç boyutlu haritasında 21 binden fazla gen ayrıntılı olarak gösteriliyor. Harita, bilim adamlarına hiç bilmedikleri ayrıntılar sunuyor.

Türlerin Kökeni'nin 150. Yılında II. Evrim, Bilim ve Eğitim Sempozyumu

FZ

Moleküler biyoloji ve genetik uzmanı, Sequences blogu yazarı Doç. Dr. Filiz Gürel bildiriyor:

Türlerin Kökeni'nin Yayınlanmasının 150. Yılında II. Evrim, Bilim ve Eğitim Sempozyumu

23-24 Mayıs 2009, İstanbul

Charles Darwin'in, biyolojik evrim düşüncesinin bilimsel bir temele oturmasını sağlayan eseri Türlerin Kökeni'nin yayınlanmasının üzerinden 150 yıl geçti. Aradan geçen bir buçuk asır boyunca sürekli yenilenip geliştirilen bu kuram, bugün yaşam bilimlerinin yanı sıra tıp ve tarım gibi alanlarda temel bir konuma sahiptir. Ne var ki aralarında Türkiye'nin de bulunduğu çeşitli ülkelerde evrim kuramının kabulüne ve bilimsel bilginin halka ulaşmasına karşı bir direnç mevcuttur. Türkiye'de 12 Eylül 1980 Darbesi'nin ardından iktidar, bilim karşıtlığı ve gericiliği toplumu kontrol aracı olarak görmüş, bu dönemde bilim ve evrim karşıtı görüşler eğitim müfredatına sokulmuştur. Türkiye halen ilk ve orta öğretim müfredatında bilimsel yöntemi yanlış öğreten, bilim dışı görüşlerin fen derslerinde yer aldığı sayılı ülkelerdendir.

Evrim insanlara ''iltimas'' mı geçti?

FZ

Beyin gelişimini ve işlevlerini kontrol eden genler insanlarda, türün maruz kaldığı doğal seleksiyon sayesinde diğer primatlara ve memelilere göre çok daha hızlı gelişti. Dr. Bruce Lahn ve ekibi, Cell dergisinin Aralık 2004 tarihli son sayısında yayınlanan makalelerinde konu ile ilgili detaylı bulguları yayınladı.

University of Chicago'da ve Howard Hughes Tıp Enstitüsünde insan genetiği üzerine çalışan Dr. Lahn'a göre, "insanların bilişsel yetenekleri birkaç mutasyon sayesinde değil bu tür zihinsel yeteneklerin önemli olduğu ve çok sofistikte durumlara adapte olmayı gerektiren doğal seçilim ortamlarında hayatta kalmayı kolaylaştıracak pek çok mutasyonun sonucunda ortaya çıktı."

İnsan Zihni Sayısal Mı Analog Mu?

FZ

İnsan zihninin bir bilgisayar gibi ayrık süreçler halinde çalıştığı teorisi bilişsel bilimdeki önemli paradigmalardan biridir. Cornell Üniversitesi'nde son gerçekleştirilen çalışmalardan birine göre ise insan zihninin çalışması biyolojik organizmalar gibi: gri alanlar arasında geçiş yapan dinamik bir süreklilik.

Proceedings of the National Academy of Sciences'ın son sayısında yer alan, Cornell'de çalışan psikodilbilimci Michael Spivey'in önderliğinde gerçekleştirilen çalışmada lisans öğrencilerine bazı sözcükler söylenip ekranda bunların resimleri gösterildi ve fareyi kullanarak doğru resmi seçmeleri istendi, ardından da benzer sözcük durumunda öğrencilerin fare hareketlerinin izleri takip edildi. Bu çalışma, dil anlamanın ayrık değil sürekli olduğuna dair önemli bulgular içeriyor.

İnsana En Çok Benzeyen Japon Kadın Robot

sefalet

Japon Profesör Ishiguro'nun başında bulunan "azimliyiz insana benzeyen robot yapacağız" iddiasındaki ekip, ilk ürünleri 5 yaşındaki bir japon robot kızından sonra şimdi insana en çok benzeyen kadın robot yapmayı başardılar.