Sanal-Ofis: Internet üzerinde 17 dilde ofis ortamı

0
sundance
Fazlamesai ekibinin yeni projesi www.sanal-ofis.com artık yayında.

Ofisleriniz arasındaki haberleşmeyi mümkün olduğu kadar arttırmayı, çalışanların ofisle ilgili her türlü bilgi ihtiyaçlarını uzaktan, Internet bağlantısı olan herhangibir bilgisayar veya WAP özelliği olan bir telefon ile sağlayabileceği Sanal-Ofis, Türkçe başta olmak üzere 17 dilde hizmet vermekte. Her türlü kullanıcı sorunlarına e-mail, ICQ ve IRC aracılığıyla en kısa zamanda cevap veren sanal-ofis.com kullanıcılarını bekliyor, gelin deneme üyeliğinden yararlanın...

Bu arada dünkü Para dergisine çıktık, görmek isteyenler için ...

Görüşler

0
gumush
Hmm. sanirim MS Exchange gibi birsey,
Calismalarinizda basarilar dilerim .
0
anonim
kullanici sifresi yanlis diyor...bir kac kere denedim hatta farkli bir kullanici daha aldim gene olmadi..bu sorunun asilmasi dilegi ile..
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

GMail Hesabi Ister misiniz?

eitatli

Hatirlarsaniz bir süre önce GMail (Google Mail) beta yayina basladi. GMail'in en dikkat ceken yönü 1 GB lik alan saglamasi. Ancak bu beta sürümde herkes gidip kendine bir hesap acamiyor. Ancak GMail hesabi acmak imkansiz da degil.

Çocuklara Bilgisayar Projesi, Hemen Şimdi!

blue-train

"İkinci El Bilgisayarlarınızı İstiyoruz. Hemen, Şimdi" denmişti burada bir süre önce, hatırladınız mı? İkinci el bilgisayarların toplanması, ardından GNU/Linux kurularak ihtiyacı olan kesimlere ulaştırılması gibi bir fikir gerçekten de heyecan yaratmış, 1-2 gün içerisinde onlarca yorum gelmişti.

İlgili haberi okurken heyecanlananlardan ve yazılan yorumları ilgiyle takip edenlerden biri de bendim. Bir süre sonra Fazlamesai'de ortaya çıkan bu fikri, aktif olarak içinde bulunduğum ve çocuklara yönelik faaliyet gösteren bir STK olan Farklı Bireyler Eğitim ve Rehberlik Derneği'ne (Faber-Der) de sundum. Oradaki insanların da olumlu tepkisiyle birlikte bu fikrin projeye dönüşmesi fikri hız kazandı.

Balık İçin Teşekkürler... (ya da Google ve Deniz Ürünleri Üstüne...)

FZ

Günlük "siyasi" (!) gazetelerimizin vazgeçilmez öğelerinden biri de arka sayfalarında ya da sağlık köşelerinde mütemadiyen "günde 1 elma yiyin 10 yıl daha çok yaşayın, ayda 1 kadeh şarap için malı götürün, başka işi gücü olmayan bilimadamları allem edip kallem edip fon aldılar sonra da gittiler 3 haftada bir salkım üzüm yemenin ve sabah kalktığınızda 2 dk. nefesinizi tutmanın sağlığa olan süper etkilerini araştırdılar" şeklinde haberlerin çıkmasıdır.

"Cognitive" ve "cognitive science" konuları ile ilgili abone olduğum Google News Alert servisi e-posta kutumu son 1-2 haftadır "balık" üstüne e-postalara boğunca dayanamadım, paylaşmak istedim. Uyanın ey ahali, haftada 1 öğün yenen balık sizin aptallaşmanızı engelliyor, olmadı geciktiriyor. İnanmayan Google'a sorsun! ;-)

Bir CNBC-E´ye hastayım, bir de sabah uykusuna...

butch

Sonunda dayanamadım ve CNBC-E kanalının haftalık yayın akışı tablosunu (gerçi 300Kb ama) duvar kağıdı yaptım. Çünkü artık takip edemez oldum. Gerçek bir fazlamesai'ci olarak sabaha karşı 2-3 gibi mekandan (bir nevi büro) çıkıp, ertesi gün saat 16:00 sularında yine mekana döndüğümden benim için vazgeçilmez oldu bu kanal. Saat 02:00 gibi başlayan komedi kuşağı, 03:00'de başlayan -hergün başka bir tarz- süpper filmleriyle benim için ikinci bir hayat oldu adeta. Tabi durum böyle olunca sabah 6 gibi başlayan uyku süreci iyice keyifli bir hal alıyor. Eminim birçoğunuz benim gibisiniz, özellikle memleket şartları ve işsizlik gözönüne alınınca. Eğer öyleyseniz siz de duvar kağıdınızı değiştirin...
Not: Bu bir reklam değildir...

Bir Bilimadamının Dünyanın Gidişatı Üzerine Dedikleri

FZ

Gelmiş geçmiş en büyük, en vizyon sahibi bilimadamlarından, insanlık kültürünün yüz akı insanlardan Albert Einstein'i çoğumuz fotoelektrik üzerine yaptığı çalışmalar ve aldığı Nobel ödülü, evrene, uzay-zamana bakış açımızı kökünden değiştiren "Rölativite Teori"leri ile biliyoruz.

Aynı bilimadamının kendi zamanında dünyanın gidişatı üzerine düşüncelerini bilen var mı peki? Görebileceğiniz gibi üstad, fildişi kulesinde denklemlerle boğuşup durmanın dışında başka konular üzerine de düşünmüş vakti zamanında. Hazır iş-güç-patronluk-işçilik muhabbeti açılmış iken damardan gireyim dedim:

Why Socialism?