Ne Kadar Enteresan!!!

0
parsifal
Bonus Kart Müşteri Hizmetleri,
xxxx xxxx xxxx xxxx no'lu Bonus Kart'ımın toplam borcu olan 220.000.000 (ikiyüz yirmi milyon) TL'yi 21.08.2002 son ödeme gününde Garanti Bankası Nişantaşı Şubesinin ATM makinasından 14:49:41'de 11093 sıra numarası ile ödememe rağmen Bonus Kart'ımın bağlı olduğu xxx-xxxxxxx numaralı vadesiz TL hesabımdan minimum ödeme tutarı (22.000.000 TL, yirmi iki milyon) çekilmiştir.
İnternet bankacalığını ve ATM'leri kullanarak zaman kazanmayı ve şubedeki çalışanları meşgul etmeyerek işlemlerimi kendi başıma yapmanın böylece ne kadar yanlış bir şey olduğunu görmüş oldum. Bundan böyle her türlü işlem için şubeye gideceğime emin olabilirsiniz...

not: Kredi Kartını şubemden teslim alırken bir kişi bile kimliğimi ispat eden herhangi bir belgeyi şahsımdan istemedi. Kartı aldıktan 2 ay sonra bunu şubeme bildirdiğimde "kimlik kontrolü" yapıldı. ;-))

Görüşler

0
anonim
Bildiğim kadarıyla Garanti Bankası böyle olaylara duyarlılık gösterir.Bence bu şikayetini mutlaka ilet.İnternette haklı müşteri hattı diye bir bölümleri var.Oraya da yazabilirsin.Banka hakkındaki en ufak bir şikayette imajları zedelenir diye çok korktuklarından ilgileneceklerinden emin olabilirsin.Veya gazeteye bildir rezil olsunlar.(Bu arada sıfırlar 1 eksik olacağına 1 fazla olsaydı bayaa iyi olurdu di mi:))Nedense yanlışlıklar hep aleyhimize olur.
0
anonim
Geçeh yıl benim de başıma gelmişti.Son ödeme günü mesai saati başladıktan sonra, bilgisayar programları hesabınızdan en az ödeme oranı kadar para çekiyor. Son ödeme gününden bir önceki gün akşam ödemekte yarar var.Yani ATM değil de şubeden yatırmış olsaydınız da,hesabınızdan aynı miktarı çekilmiş görecektiniz.

Bence kimlik sorunu çok daha enterasan.Haklı müşteri hattına bildirmenizde yarar var.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Elinize sağlık (Anlaşılamayan beyin fırtınacılarına ağıt)

ProDer

Zamanının büyük bir bölümünü "beyin fırtınası" estirmekle geçirenler, tepki vermeye pek alışık değiller. Bu "cin"ler genelede oturdukları yerden ellerindeki işi bitirirler; "harala gürele" ortamlardan daima uzak dururlar, "iş" yaparlar.

Gerçek Dünya - Sanal Dünya

sundance

İbn-i Haldun`un bir hikayesi vardır; `Rüyasında bir adama rastlar, adamla sohbet ederler. Uyandığında artık emin değildir hangisinin rüya, hangisinin gerçek dünya olduğundan`

\r\r\r\r \r\r\r\r California Üniversitesi Ekonomi Bölümünden, Edward Castronova isimli bir araştırmacı da benzer bir şüpheye düşmüş olacak ki, online oyun dünyası olan Everquest ve Everquest`de ele geçirilen malların satıldığı ebay açık arttırma sitesindeki işlemleri inceliyor ve sanal bir dünya olan Norrath`ın gerçek dünya üzerindeki ekonomik profilini çıkartıyor. Bazı sonuçlar korkutucu derecede ilginç;

\r\r -Öncelikle kişi başına düşen üretim yıllık $2266
\r -Dünyanın en zengin 77.ci devletine karşılık geliyor
\r -Everquest parası Amerika`da yen'den daha geçerli :))
\r

Dejenere Günlük...

parsifal

Gelen bir linkle irkildim!!!e-gunluk

Yazıyorsun günlüğü, giriyorlar okuyorlar...
Hatta en çok okunan günlükler diye top 10 bile yapmışlar.
Tabi bütün günlükler tüm okuyuculara açık değil. Fakat açık olanlar var. Gir istediğin günlüğü oku. "Kapı deliğinden gözetlemek" veya "duvara bardak dayayıp komşuyu dinlemek" gibi bir şey.
Benim bildiğim günlük kutsaldır. Sırlarını paylaşırsın falan...
O da bekaretini kaybetmiş, dejenere olmuş...

Sanal Manal Ama Yine de Arkadaşlık

sundance

Sanal arkadaşlıklar Banal Dostluklar... Hatırlıyorum da bir zamanlar iki arkadaşım vardı. Bir BBS'de tanışıp (o zamanlar Internet çok uzaktaydı) sonra biraraya gelip evlenmişlerdi.

Geçenlerde boşandıklarını duydum. Sanal alem ve ilişkiler üzerine biraz kafam takıldı. Ne de olsa işten işe koşuştururken sadece ya problem çözmek ya da takılma yüzünden beynimi kullanır olmuştum ya, oturdum düşündüm.

Sanal Gerçek ve Gerçek

FZ

Hacettepe Üniveristesi, Bilişsel Psikofizyoloji Araştırma bölümünden Prof. Dr. Sirel Karakaş ile `meta-biliş´, `kokteyl partisi etkisi´, `meta bellek´, `sanal iletişim ile gerçek fiziksel iletişim arasındaki farklar´ üzerine ilginç bir söyleşi.

Prof. Karakaş genellikle insanların pek de üzerinde durmadıkları `koku alma ve buna göre duygu oluşturma´ özelliğimizden ve bunun iletişimi ne kadar ciddi olarak etkileyebileceğinden tutun da TV karşısında sürekli belli türde bir yayına maruz bırakılan çocuklarda görülen otizm hastalığına dek pek çok şeyden bahsediyor.

Söyleşinin tamamını bu adreste okuyabilirsiniz.