MyDoom, SCO´ya Karşı

0
malkocoglu
En hızlı yayılan virüs olarak taımlanan MyDoom, özellikle Windows işletim sistemini ve SCO'nun sitesini hedef alıyor. Biraz önce CNN Int'de seyrettiğimiz SCO'nun CEO'su Darl McBride, Linux'a dava açtıkları için serbest yazılım gurupları tarafından hedef alındıklarını iddia etti. SCO, MyDoom'u yazanın yakalanması için 250.000 $ teklif ediyor.
CNN

Görüşler

0
FZ
Özgür Yazılım ve Açık Kodlu yazılımların prestijli savunucularından Bruce Perens 27 Ocak 2004 tarihli makalesinde ( http://perens.com/SCO/DOS/ ) şöyle demiş:


  • SCO sitesine yapılan saldırılara alkış tutmayın.

  • Bizi utandırmaya çalışan ve bizden kaynaklandığı iddia edilen saldırıların bizimle ilgisi olmadığı belirtip bunlara karşı çıkın. Bu metni ve adresi virüsle ilgili haberleri okuyan tanıdıklarınıza gönderin.

  • Tüm kanuni yolları kullanarak SCO ile gerçekleşen hukuki mücadelede elinizden geleni yapın.

  • Herkesin kullandığı ve yüzbinlerce bilgisayarda çalışmak sureti ile dünyanın iyiliğine katkıda bulunan, Özgür Yazılım hareketi doğrultusunda ortaya çıkmış yazılımların ve bu hareketin görünürlüğünü artırın.

  • Herkese bizim doğru yolları seçtiğimizi ve virüs, DDoS saldırısı gibi aşağılık yöntemleri kullananların başka gruplar olduğunu, Özgür ve Açık Kodlu yazılım camiası ile ilgilileri bulunmadığını gösterin.

0
realist
MS işletim sistemlerini çok iyi tanıyan, artık işinde ustalaşmış bir worm yazarının sade ve kaliteli tasarımı.
0
FZ

Yarıldım! :)

http://news.netcraft.com/archives/2004/01/30/wwwscocom_is_a_weapon_of_mass_destruction.html
0
bahadirkandemir
www.sco.com'u 204.152.189.116'e yönlendirirler (kernel.org'un IP'si), sonra da "Domanimiz çalındı" diye dava açarlar :)
0
FZ
İlginç olan şey şu: Bu virüs otomatik olarak çalışmıyor. Yani bunu e-postadan ya da KaZaA´dan çekip çalıştırmanız gerekiyor. Dünyanın en hızlı yayılan virüsü, otomatik değil, kullanıcıların çalıştırması sonucu çalışıyor yani.

Pek çoğunuz yukarıda yazılanlara gülecek, yahu bu yeni bir şey değil ki, britneyspears.jpg.vbs yaparsın, adamın MS dosya yöneticisi de öntanımlı olarak uzantıyı göstermiyordur, amca tıklar al sana virüs...

Doğru, ancak yine de üzerinde düşünülmesinde fayda var. Geçenlerde okuduğum bir yazıya göre, ICQ programı yaklaşık 32 milyon kere download edilmişken, KaZaA yaklaşık 318 milyon kere download edilmiş!

300 milyonu aşkın insanın -ki bunlara birkaç yüz milyonluk e-posta kullanıcısını da dahil edebiliriz- bilgisayarla yatıp kalkmadıkları, iç yapısına dair en ufak bir meraklarının bulunmadığını, minimum belge okuyarak (mümkünse hiç okumadan, arkadaşlarından öğrendikleri şekilde ya da deneme yanılma yöntemi ile tıklayarak) maksimum e-posta, AM (Anında Mesajlaşma), müzik, film, vs. paylaşımında bulunmak istedikleri ve bunu deli gibi istedikleri, ellerine geçen ilk fırsatta büyük bir iştahla buna saldırdıkları hepimizin malumu. Bu aktivitelere Kadıköy ve diğer merkezlerdeki korsan CD´leri alıp bol bol virüsü etrafa yayan kitlenin yaptıklarını da dahil edebiliriz.

Aklıma FM editörlerinden sundance arkadaşımın yazdığı Korsanlığa hayır, korsana evet! başlıklı makaleler geliyor:

- http://www.fazlamesai.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1661

- http://www.fazlamesai.net/modules.php?name=News&file=article&sid=1755

Bu işin gittikçe karmaşıklaştığını ve süreç içinde çok daha hassas hale geleceğini düşünüyorum. Gittikçe daha çok cihaz üzerilerinde standart işletim sistemlerini çalıştırır hale geliyor (Windows CE, GNU/Linux, vs.) ve bunlar da standart Internet protokolleri ile iletişim kuruyor, vs.

Zannımca mesele teknolojik olmaktan ziyade politik, ekonomik, felsefi ve sosyolojik bir mesele. `Paylaşım´ belki de üzerinde daha çok düşünülmesi gereken bir kavram.

Maalesef işin teknoloji kısmına odaklanıp psikolojik, sosyolojik ve ekonomik boyutlarını ihmal ettiğimizi düşünüyorum. Gerçi bu çok da şaşılası bir durum değil, bir programın kodunu disassembler ile kurcalamak toplumsal hareketleri analiz etmek, ekonomik ve karmaşık ilişkileri anlamaktan daha kolay ve hatta belki daha zevkli. Bununla birlikte FM gibi çok farklı kesimden insanların bir araya geldiğini düşündüğüm (bunu bazılarınız ``wishful thinking´´ diye okuyabilir, Türkçesini tam bilmediğim için özür dilerim, kast ettiğim insanın olmasını arzuladığı bir şeyi olmuş gibi düşünmesi gibi bir şey ;-) bir ortamda bu tür tartışmaların da tomurcuklanmasını ve şaşırtıcı filizler vermesini ümit ediyorum (tabii bunu bayramın ilk günü yazarak bu ülkenin sosyolojisinden ne kadar bihaber olduğumu da sergiliyor muyum, eh bu da ayrı bir tartışma konusu, neyse siz benim bireysel ve ender rastlanan durumumu toplumsal tartışmalara karıştırmayın gene de :)
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Paralı Askerler 3.Dünya Savaşını`mı Başlattı ?

sundance

8 Mart günü yaklaşık 40 kadar Amerikan e-ticaret sitesi Rusya ve Ukrayna`dan kaynaklandığı tahmin edilen saldırılara uğradı.
Reuters`in verdiği habere göre saldırıya uğrayan sitelerin hepsi de Microsoft Windows NT işletim sistemindeki bir zayıflık yüzünden zarar gördüler. FBI`ın bildirdiğine göre sözkonusu problem 1998 yılında tespit edilmiş ve gerektiği gibi patchlenmiş.
Security Focus`un haberi oldukça ilginç detaylar içeriyor. Yaklaşık 1 milyon kullanıcının kredi kartı bilgileri Mafya`nın elinde tahminen.

Debian Sunucularına Saldırı!

tongucyumruk

James Troup'un debian-devel-announce listesinde yaptığı duyuruya göre Debian projesinin ana geliştirme sunucularından olan gluck.debian.org makinesinin 12 Temmuz 2006, sabah saatlerinde başarılı bir saldırı ile ele geçirildiği tespit edildi. Ağ bağlantısı hemen kesilen makine durumun incelenmesi ve sistemin yeniden yüklenmesi için bakıma alındı. Bakım süreci boyunce Debian projesinin CVS sunucusu başta olmak üzere Planet Debian, Lintian ve Debian geliştiricilerinin web sayfaları gibi bazı servislerin kesintiye uğrayacağı açıklandı.

Güvenlik incelemesi devam ederken diğer Debian sunucularının da erişim hakları saldırının kaynağı tespit edilip ortadan akldırılıncaya kadar kısıtlanmış durumda. Debian sunucularına benzer bir saldırı Kasım 2003'te gerçekleşmiş, sunucuya yapılan saldırı bir dosya sistemi bütünlük tespit aracı kullanılarak yakalanmıştı.

Big TTNet is watching you!

tongucyumruk

Easynews kullananlar bilirler login olduğunuz zaman girdiğiniz ip bilgisi karşınıza çıkar. Bende siteye günlük ziyaretimi gerçekleştirdiğim sırada bir baktım yazan IP 195 ile başlayan bir kablonet IP'si değil 212.156 ile başlayan bir ttnet IP'si. Bağlantıda da "Via: 1.1 ttnet-cache..." yazıyor. Bunun üzerine önce Interaktif'teki yetkilileri aradım ve TTNet'in transparent proxy kurup kurmadığını sordum. Aldığım cevap böyle birşeyden haberlerinin olmadığı şeklindeydi. Beni TTNet'e yönlendirdiler onlarla yaptığım görüşmede ise bant genişliğinden daha iyi faydalanmak amacıyla Transparent Proxy uygulamasının denendiğini öğrendim. Kısa süre içinde tam uygulamaya geçilmesini planlıyorlarmış. Kendilerine bağlantıların takip edilmesi hakkındaki endişelerimi ilettiğimde ise böyle birşeyin kesinlikle olmadığı cevabını aldıysam da bunun pek içimi rahatlattığını söyleyemem...

FBI insecure.org loglarının peşinde

e2e

SecurityFocus'taki habere göre, FBI, ünlü network tarama aracı Nmap'in download sitesi insecure.org'un loglarının peşinde.

Proje yöneticisi Fyodor bir mail listesine gönderdiği mesajda yasalar tarafından sıkıştırılabileceğini, bunun için mücadele edeceğini, fakat kullanıcılarının da dikkatli olmasını istiyor. "Network üzerindeki her hareketiniz iz bırakır" diyen Fyodor, anonim kalmak isteyen kullanıcılarına proxy kullanmalarını öneriyor.

FBI Güvenlik Birimine Yeni Başkan

sundance

Security Focus haberine göre FBI geçtiğimiz günlerde Milli Network Yapısı Koruma Merkezi`ne (NIPC) yeni bir başkan seçti...
Temel olarak ülke çıkarlarına yönelik network saldırılarını, hack denemelerini engellemekle görevli bölümün başına getirilen Ronald Dick, bir anlamda FBI`ın ikinci başı oluyor

Bizde mi ne oluyor ? Milli Ateş Duvarı projemiz var ya, daha ne olsun :)