Kitap paylaşmanın eğlenceli yolu..

0
dasgin
"Amacımız, basit, tüm dünyayı kütüphaneye çevirmek."

"BookCrossing.com size kitaplarınızı dünyayla paylaşmak ve sonsuza kadar izlediği yolu takip edebilmek için basit bir yöntem sunuyor."

Okuduğunuz ve diğer insanlarla paylaşmak istediğiniz kitapları "www.bookcrossing.com" adresinden temin ettiğiniz bir kimlik numarası ile kayıt altına alıyorsunuz. Sonra mı?

Sonra insanların çok olduğu herhangi bir yere bırakıyorsunuz. Kitabınızı bulan (Türkiye'de "Bu neymiş ya deyip" çöpe atmazlarsa) sizin aldığınız ve kitabın ön kapağının içine yazdığınız kimlik numarasıyla "www.bookcrossing.com" sitesinde kitabın şu an nerde olduğunu belirtiyor, okuyor ve o da aynı şekilde kalabalık bir yere bırakıyor. Bu böyle devam edip gidiyor..

Kitap okumayı yaygınlaştırmak için bir mühendisin düşündüğü garip ve eğlenceli bir yöntem. Şu an kayıtlı olan 3 milyona yakın kitaptan sadece 3 tanesinin Türkiye'de dolaşımda olduğu söyleniyor.

Denemeye değer...

http://www.bookcrossing.com/

Görüşler

0
Kazma_Penguen
Aynı sistemin Türkiye uygulaması için; www.gezginkitap.com
0
sadettinpolat
bir zamanlar faaldi ama su siralar askida
http://www.bedavakitap.com/
0
tongucyumruk
Kalabalık bir yer olarak mesela nereyi düşünebiliriz? Kızılay meydanının ortasında bırakamayız herhalde? Belki Yüksel caddesinde banklara falan olabilir?
0
ttk
Bizim memlekette bu işler yaş :)
Kitabı bırakıp gidiyoruz, bir süre sonra aynı yerden geçmeye çalışınca bakıyoruz güvenlik çemberi falan. Bomba imha uzmanı dikkatle bıraktığınız kitaba yaklaşıyor :)
Tabii kitabı oraya bırakan hayırseverin adını vermeden oradan yavaşça sıvışmaya çalışırken kalabalıktan birisi bağırıyor : "aha şu, kitabı bırakıp giden şuydu yakalayın...". Biz ise eşgali belirlenmiş masum (! : bir kere adın çıktı nerden masumsun bakalım !) fail olarak tabana kuvvet oradan kaçmaya çalışmaktansa sahiden bir kabahatimiz olsun diye saygıdeğer vatandaşın ağzını burnunu dağıtmak için üzerine atlıyoruz falan :)
0
bio
O kitabi bulan da buyuk ihtimalle goturup sahafa satar.
0
towsonu2003
beyogluna kitap biraksam bomba diye patlatirlar yahu...
0
experience
sen kicini kaldirip denemeye cali$massan bomba da sanarlar, sahafa da satarlar.
teey teey!
ben niye mi oturuyorum ?
kampanyayi destekledigimi kim soyledi
0
sefalet
Bu uygulama pek o kadar yarar getirmez gibi geliyor bana, hem kitap için hem de okuyucu fazlalığı bakımından.Onun yerine örneğin aynı şehirdekiler kitaplarını belirledikler bir kütüphaneye bağışlasalar, daha güvenli ve işlevsel olabilir.Veya kitaplar gönüllülerce elektronik ortama aktarılsın, maksat daha fazla insana maddiyat gözetmeden ulaşmak değil mi.

Böyle ünlenmiş hareketlerin dikkat çekmesinin nedeni sanırım kapitalist yaşam tarzının dışında davranabilme özgürlüğünü bir nebze bireylere tattırması olabilir.Bence kağıda basılmış bir eserin değerini işlevsel olarak kullanabilen bir uygulama değil.
0
gezgingun
Bu uygulamanın Türkiye'de iş görmeyeceğinin düşünülmesine şaşmadım, çünkü genelde akla bu geliyor (ki ben de başta öyle düşünmüştüm). Ancak takip edecek olursanız yanıldığınızı farkedersiniz. Bu uygulamaya katılan yüzlerce arkadaşımız var. Büyük bir hevesle kitaplar bırakılıyor ve çeşitli zamanlarda kitap avına çıkmanın heyecanını yaşıyoruz, en son Kızılay metrosundaki bir kitabın peşine düşecekken başka birinin önce davranmasıyla kitabın "kayıplar" listesinden kaldırılışını izledim. Kurduğumuz bookcrossTR adlı Yahoo grubuyla Türkiye'deki paylaşımcı kitapseverler iletişim kuruyor ve kitap bırakma alanları, uygulamanın yaygınlaştırılmasına yönelik faalkiyetler vs. için fikirlerini paylaşıyorlar. Ayrıca ingilizce olduğu için böyle bir uygulamaya katılma konusunda tereddüt edebilecek arkadaşlar için tamamen gönüllü olarak www.gezginkitap.com adlı Türkçe site hazırlandı (ancak henüz eksikleri var) İlgilenen arkadaşlar için yahoo grubumuz: http://groups.yahoo.com/group/bookcrossTR/ Yakın zamanda bir kaç Dan Brown kitabı ve bir adet Tuna Kiremitçi romanı maceraya atılacak, kitap avcılarının dikkatine: http://www.bookcrossing.com/hunt
0
GunesTechnology
Hiç bir zafer gâye değildir. Zafer, ancak kendisinden daha büyük olan gâyeyi elde etmek için gerekir en belli başlı vasıtadır. Gâye, fikirdir. Mustafa Kemal Ataturk. Atam gerekeni soylemis sanirim...
0
rafet
Tuna Kiremitci nin kitabini okutturup insanlari kitap okumadan sogutmayin. Soyle gercekten degerli, edebiyat degeri olan bir kitap secilse daha iyi olur bence. ( Sevgi Soysal, Furuzan, Orhan Kemal,Sait faik vs..)
0
FZ
+1
0
gezgingun
açıkçası tuna kiremitçi benim zevkime çok fazla hitab etmiyordu ancak onun da kendisine ait bir okuyucu kitlesi var ve her nasılsa baya populer bir kitap. benden daha çok sevecek birinin eline geçmesini ümid ediyorum ve benim hala umudum var:)
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Yazıcıdan Güzel Kod Basmak (Pretty Print)

malkocoglu

Kod gözden geçirme (code review) toplantılarında olmazsa olmaz olan "2 kod sayfası bir yazıcı sayfasına" denk gelecek, ve her satırın numaralı olacak şekilde gosteren bir yazıcı çıktısıdır. Bunun için kullanılan enscript programının kuruluşu, Ghostview, Ghostscript ve Emacs ile yapılan bağlantılarının nasıl olacağını aşağıdaki yazıda anlatılmıştır.

http://www.bilgidata.com/yazi.jsp?dosya=a_enscript.xml

Visualizing Data: Bir Kitap Eleştirisi ve Görselleştirme Örneği

FZ

Bu yazıda son zamanlarda gittikçe önem kazanmaya başlayan veri görselleştirme konusuna kısa bir giriş yaptıktan sonra Processing programlama ortamının geliştiricisi Ben Fry'ın bu sene çıkardığı 'Visualizing Data: Exploring and Explaining Data with the Processing Environment' kitabının tanıtımı ve eleştirisini gerçekleştireceğim.

Başka bir deyişle, görselleştirme konusuna ve önemine kısaca değindikten sonra kitabın bu konuda neler söylediği aktaracak ve kitaptan aldığım ilham ile iş dünyasına dair basit bir görselleştirme uygulaması örneği vereceğim: Bilgi Üniversitesi'nin eMBA programına gerçekleşen başvuruların yıllara ve coğrafyaya göre dağılımının animasyonu.

e-Bergi Kasım 2008 Sayısı Çıktı!

anonim

e-bergi Kasim 2008 sayısıyla bu ay da sizlerle! Hala tıklamadınız mı?

GPG: Dosya ve e-posta şifreleme

FZ

Gün geçmiyor ki FM takipçilerinden biri "yahu bu adamlar bana bunca bilgi, içerik sundular, e ben de artık boş durmayayım, benim de çorbada tuzum, bir katkım bulunsun, sadece tüketici olmanın utancı içinde yaşamayayım" demesin! Değerli üyelerimizden Ekrem Erdem´in dilimize kazandırdığı ve Brian Hatch tarafından yazılmış GnuPG (PGP) ile dosya ve email şifreleme makalesi huzurlarınızda.

Not: Övgülerinizi bize, şiyaketlerinizi yazara iletin :-P

Dil Üstadları ile Araç Ustaları: IDE Ayrımı

FZ

Geliştirici dünyası iki kampa ayrılmıştır. Bir kampta dil üstadları vardır, bu yazılımcılar yüksek seviyeli programlamadan -- birinci-sınıf fonksiyonlar, aşamalı programlama, AOP, MOP, kendi kendini sorgulama -- bahsederler. Araç ustaları ise tümleşik geliştirme ve hata ayıklama araçlarında ustadırlar, kod tamamlama, "refactoring", vs. Dil üstadları Emacs ya da VIM kullanır, bu tür editörler yeni dilleri denemek için daha uygundur. Araç ustaları ise Visual Studio, Eclipse, IntelliJ gibi IDE'leri kullanırlar.

Laszlo ve Groovy gibi yeni diller ya da AOP (Aspect Oriented Programming) gibi dil uzantıları genellikle öncelikli olarak metin-editörü tabanlı yazılım geliştirme ortamlarında ortaya çıkarlar ve ancak ondan bir süre sonra IDE dünyası bu tür desteklere kavuşur. Eğer dil ya da uzantı gerçekten başarılı ise araçlar da bunu desteklemeye başlar. Bu ayrımın tek sebebi araç geliştirmenin dil geliştirmekten zor olması değildir. Asıl mesele bir dile hakim olmak ile bir araç setine hakim olmanın çok farklı iki mantalite olmasıdır, belli bir ölçüye dek bunlar birbirlerini dışlayan alternatiflerdir. Acaba neden? İşte sebepleri...

Oliver Steele'nin The IDE Divide başlıklı makalesini tüm yazılım geliştiricilerin okumasında fayda var. (Not: Şöyle sağlam bir FM üyesi çıksa da bahsi geçen makaleyi Türk diline kazandırsa... hani yani küçük bir olasılık olsa da, belki diyorum, belki biri üstlenir, FM'ye bir katkıda bulunur...)