İnternet cafe mi ? oyun cafe mi?

0
mambo
Ülkemizde her şeyin olduğu gibi sonun da internet cafelerin de suyu çıktı. Zaten çoktan internet cafelerinde suyu çıkmıştı diyeceksiniz ama bu herhalde olayın son noktası. Artık hepimiz mahalle aralarında dahi açılan internet cafelere alıştık. Ama artık bu mahalle aralarında açılan internet cafeler gitgide kimliğini yitirip oyun cafelere yani ataricilere dönüşmeye başladı.
Açılan internet cafelerde internet bağlantısı yok bilgisayarlarda sadece oyun yüklü. Benim oturduğum semtte yani Çapa'da bunlardan 5 tane var. Geçen aylarda televizyonlarda bir haber dikkatimi çekmişti. Amerika'da 1000 bilgisayarlık bir internet cafe açılmış ve sadece internet üzerine kurulu bir mekan yani makinelerde oyun yok. O haberin üstüne İstanbul´da üst üste açılan cafeleri gördükçe internet kavramının bizde sadece oyun oynamak üzerine kurulu olduğunu görüyorum. Avrupa ve Amerika'daki gibi değil. Sanırım hepimizin zamanında çok vakit geçirdiğimiz atariler daha değişik bir kimlikte geri dönüyor.

Görüşler

0
anonim
Sen de bilirsin, zamanında Beşiktaş`ta Internet Cafe''ler Porno Cafeler olduğunda, bazıları mastürbasyon kabinleri yaptırmaya başladığında bu işin çivisi çıkmıştı zaten.

Öte yandan hiçbir şekilde oyun oynanmayan E-mania`nın o hayalini kurduğumuz Internet kafelerden olduğunu düşünsek, oraya da harcanmış olan 1 Milyon dolar inanılmaz bir para geliyor.

İkisinin ortası bir yerler olmalı bence. Şöyle Abi benim kalecim fazla açılıyor Fifa''da ne yapsak ki ? tadını da çok kaçırmamak lazım :)
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Internet`in Gücü: Beyaz Gölge Geri Geldi!

sundance

Bir dönemin efsanevi dizisi, bu ülkede 1970-1975 arası nesilden baskete heves eden hemen herkesin ilham kaynağı, Türk Basketboluna katkısı Gençlik ve Spor Bakanlığı`nın bir kaç katı olan (en az :) Beyaz Gölge; basketbol üzerine en kapsamlı Türkçe içerik sağlayan batug.com`un kampanyası sayesinde bir kez daha TRT ekranlarında.

Bir müddettir bu konudaki kampanyayı ısrarla devam ettiren www.batug.com`cular, şimdi de dizinin hafta içi sabah 9:15`ten biraz daha iyi bir saate kayırılması için bir kampanya başlatmışlar. İşte gerçek Internet...

WebObject´i bilir misiniz ?

anonim

Apple in bir ürünü olan WebObjects $55.000 lık fiyatını 799$`a düşürdü, bu fiyatın içinde development ve deployment lisansı dahil etti. Developer´da 50 deployment da ise unlimited kullanıcı desteklemekte. WebObjects'le dinamik web sayfaları hazırlamaya yarayan bir uygulama sunucusu (PHP, Cold Fusion, ASP gibi). WebObjects uygulamalarını gene WebObjects uygulama sunucusu üzerinde çalıştırabilirsiniz. Oracle, Informix, Sybase, Progress ve Frontbase database serverlarla çalışmaktadır. WebObjects SunSolaris, HP-Unix, AIX ve MacOS X Server üzerinde koşmaktadır. Development ise MacOS X Server ve MS NT üzerinde yapılmaktadır. Detaylı bilgi için http://www.apple.com/webobjects/

GMAIL: pop3 desteği ekledi

mos

1000 mb 'lık e-posta kotası sunmasıyla dikkatleri henüz beta aşamasındayken bile üzerine çekmeyi başaran GMAIL , şimdi de pop3 ve otomatik posta yönlendirme desteği sağlıyor.


Web tasarımcıları için sunucu taraflı optimizasyon

mow

Bir web projesinde CSS/XHTML/Javascript ve benzeri işleri siz yapıyorsanız burada anlatılanlar tam size göre. Evet siz doğrudan ne betik dili ile yazılmış bölümlere ne de sunucu ayar dosyalarına ulaşmıyor ve onları kullanmıyor olsanızda sunucu taraflı optimizasyonda sizlerin doğrudan katkısı sandığınızın aksine çok büyük.

Google IRC !

sundance

Web sayfaları, Usenet grupları.pdf, .doc, .ppt uzantılı dosyalar, imajlar derken Google Internet´de arama yapanların vazgeçilmez aracı halini aldı.

Benzerlerinden hep bir kaç tur önde olan ve her seferinde daha önce yapılmamış bir şeylerle ortaya çıkan Google görünüşe göre bu sefer de botlarını IRC kanallarına salmış durumda!

Nasıl bir sonuç çıkar, ne olur bilmiyoruz ama, birçok kullanıcının geyik diye bakıp uzak durduğu, halbuki Open Source camiası başta olmak üzere birçok teknik konuda çok önemli bir ortam olan IRC kanalları da yakında Google´dan sorulacak gibi.

Efendim, biri Büyük Ağabey mi dedi ?