Konu ile ilgili ekip şimdi bu simülasyon sistemini daha hızlı
ve karmaşık hale getirmeye çalışıyor.
Hayat Belirtileri
Beyin dokusu simülasyon açısından ciddi bir problem teşkli
ediyor çünkü çok fazla sinir hücresi ve bunlar arasında da
çok fazla bağlantı var.
James Frye, Rajagopal Ananthanarayanan ve Dharmendra S Modha
isimli üç araştırmacı konu ile ilgili "Towards Real-Time, Mouse-Scale Cortical Simulations" (Gerçek Zamanlı Fare Ölçeğinde
Kortikal Simülasyonlara Doğru) başlıklı çok kısa bir
araştırma notu yayınladılar.
Bir fare beyninin yarısı demek yaklaşık 8 milyon nöron
demek. Her bir nöron bir başka nörona yaklaşık 8000 bağlantı
yapabiliyor. Kıyaslamak gerekirse insan beyninde yaklaşık
100 milyar nöron olduğu ve bunların da 100 trilyon bağlantı yaptığı düşünülüyor.
Araştırmacıların sözlerine göre böyle bir sistemi modellemek
çok yoğun bir bilgi işlem, iletişim ve hafıza kapasitesi
gerektiriyor.
IBM Almaden Araştırma Laboratuvarı ve Nevada Üniversitesi'ndeki
ekip her biri 256 MB kullanan 4096 işlemcili BlueGene L
bilgisayarında yukarıdaki olguyu modellemiş durumda.
Simülasyonu çalıştıran bilgisayar sistemi 10 saniye boyunca
çalıştı ve bu gerçek hayattaki süreçten 10 kat yavaştı. Yani
gerçek bir farenin sinir ağında olup biten olayların yaklaşık
1 saniyelik kısmını modelleyebildi.
Rapora göre önceki daha küçük simülasyonlarda sanal korteks
üzerinden akan sinyaller tutarlı dinamik özellikler sergilemeye
başladılar ve bağlantı noktalarında yani sinapslarda doğadaki
benzerlerinde olduğu gibi gruplaşmalar ve koordineli elektrik
sinyalleri gözlemlendi.
Araştırmacılar daha da gerçekçi bir beyin simülasyonu için
önlerinden epey yol olduğunu da belirttiler.
Kaynak: BBC
Bilimciler IBM'in geliştirdiği BluGene L süperbilgisayarı
üzerinde bir fare beyninin yaklaşık yarısı kadar büyük
ve karmaşık olan bir kortikal simülatörü çalıştırmayı başardılar.
Daha önceki çalışmalarda gerçek fare beyinlerinde gözlemlenen düşünce örüntülerine benzer örüntüler gözlemlendiği belirtilmişti.
Daha önceki çalışmalarda gerçek fare beyinlerinde gözlemlenen düşünce örüntülerine benzer örüntüler gözlemlendiği belirtilmişti.