Uzaylı rehineleri gerçek mi ?

0
anonim
Aslında spekülatif bir konu ama yine de ilginç geldiği için göndermeden edemedim. Ne demiş Fox Mulder " i believe " olay budur :)

Editör'ün notu: FM, Askerdeyken bile güncellenen yegane site!!!
Laboratuvarda yapılan deneylerde, ‘‘Uzaylılar beni kaçırdı’’ diyenler ile Vietnam gazilerinin, geçmiş deneyimleri hatırlatıldığında benzer tepkiler verdiğini gözlemleyen uzmanlar, ilk gruptakilerin bu tür bir deneyim yaşadıklarına çok inandıkları için gerçek stres semptomları gösterdiğini belirtiyor.

Deneylerin, duygusal inancın gücünü gösterdiğine dikkat çeken Harvard Üniversitesi uzmanlarından Prof. Richard McNally, ‘Eğer kişi travma yaşadığına gerçekten inanıyorsa vücudu tıpkı o travmayı yaşamış gibi belirtiler gösterebilir’ diyor.

ABD'de yaklaşık 4 milyon kişi uzaylılar tarafından kaçırıldığına inanıyor. Bilimadamları gerçekliği bulunmayan bu tür bir olayı yaşadığını iddia eden insanların benzer kişilik özellikleri taşıdığını ve pek çoğunda uyku bozuklukları görüldüğüne dikkat çekiyor.

Laboratuvarda yapılan deneylerde, savaşta yaşadıkları hatırlatılan Vietnam gazilerinin nabızlarının arttığını ve terlediklerini kaydeden uzmanlar, gazilerin ‘‘travma sonrası rahatsızlıkları olmasa bu belirtileri gösteremeyeceklerini’’ söylüyor. Uzaylıların kaçırdığına inanan kişilerden ‘‘kaçırılma’’ deneyimlerini anlatmaları istendiğinde, bu kişilerde de savaş gazilerinkine benzer hızlı kalp atışı ve terleme gibi post-travmatik belirtiler görülüyor.

Kaynak

Görüşler

0
anonim
Konu her ne kadar tartışmalı olsa da bu türden durumlarda önemli olan kelime inanmak kelimesidir. Eğer kaçırıldığınıza yeterince inanıyorsanız gerçekten kaçırılmış bir insan gbi tepkiler verebilirsiniz. Kan basınıcınız, teriniz ya da galvanik deri tepkiniz gerçekten travma durumu yaşayan insanlarla benzerlik gösterir. Konu tabii ki sadece psikolojik değil, aynı zamanda son derece politik. Giderek yalnızlaştırılmış, hayattaki önem derecesi ne yaparsa yapsın sıfıra indirilmiş, varolma ve hayata ilişkin anlam çıkarma koşulları elinden alınmış ve özellikle de yetenekleri hırslarına yetmemiş insanların uzaylılar tarafından kaçırılma hikayeleri anlatma, astrolojiye büyük önem verme, tanrının temsilcisi olduğuna kanaat getirdiği bir kişinin peşinden sorgusuz sualsiz gitme türünden tepkiler vermeleri oldukça beklendik bir durumdur.
Yıllardır yapılan çalışmalar yukarıda anlatılan duruma benzer bazı sonuçlar ortaya koymuştur. Bunlardan birisi günde 15 dakika yatağa uzanıp sağ kolunu kaldırıp indirerek jimnastik yaptığını düşünen ama bunu fiziksel olarak yapmayan kişilerin sağ kol kaslarında sol kol kaslarına oranla istatistiksel olarak anlamlı bir gelişmenin olmasıdır.
Sonuç olarak inanmak temel kelimedir.
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Nasa`nın yeni robotu

urxalit

Eğer gelişirse ilginç bir alet olacak. Mekiğin içinde fanlarıyla kendi başına hareket eden bir alet... :)

Linkten detaylarını okuyabilirsiniz, PIII işlemci olacak ve işletim sistemi olarak tabii ki Linux kullanılacak. Robotlar küre şeklinde olacak, mekikteki basınç, sıcaklık, oksijen, karbondioksit gibi belirli şeyleri sürekli ölçecekmiş. LCD ekranı, fanları, kablosuz ağ bağlantısı varmış ve uzaktan kumandalı olacakmış.

Star Wars Episode 4'teki Luke'un gözlerini kapatıp ışın kılıcıyla antrenman yaptığı sahne gözünüzün önüne geldi mi? :)

ZDNet'teki habere buradan ulaşabilirsiniz.

İTÜ'nün uydusu uzaya fırlatıldı

anonim

Yapımı İTÜ Uzay Sistemleri Tasarım ve Test Laboratuvarları'nda gerçekleştirilen Türkiye'nin ilk öğrenci yapımı uydusu İTÜpSAT1 23 Eylül 2009 günü Hindistan'da uzaya fırlatıldı ve Türkiye saati ile 9:41'de yörüngesine ulaştı. İTÜpSAT1, ABD’deki Stanford ve California Polytechnic Üniversiteleri’nin ortaklaşa başlattığı bir proje olan CubeSat projesi kapsamında tasarlandı ve üretildi. Küp şeklindeki uydunun yörüngesi yaklaşık 700 kilometre ve Dünya'yı yaklaşık 90 dakikada bir dönecek.

Colorada semalarında ateştopları

conan

Slashdot'da gördüğüm ilginç bir habere göre, Colorado'da iki gün üstüste, iki normalden büyük göktaşı'nın gözlemlenmesi rastlantı oranı oldukça düşük olan bu olay hakkında geniş araştırma başlamasına neden olmuş. Pazar akşam saat 7:20'de güneybatı gökyüzünde ve de pazartesi aksamı 10:45'de batı gökyüzünde görülen iki büyük ateştopu sonrasında, yerde bir iz bulabilme umuduyla araştırmalara başlanmış.

Görenlerin verdikleri ifadelere gore pazar günü gözlemlenen ateştopu yeşil turuncu ve mor alevlerden oluşurken pazartesi günkü ise daha çok mavimsi bir alev yayıyormuş. Civardaki Cloudbait gözlem evi 900 kadar tanıktan rapor almış. (www.cloudbait.com) Colorado Universitesi de arastırmalara bir ekiple katılıyormuş.

Kaynak: /. ve dailycamera

VEGA sisteminde yaşam var mı ?

sametc

Astronomlar güneş sistemine benzeyen bir yıldız sisteminde, dünya gibi yaşamın gelişmesi muhtemel gezegenlerin varlığını tespit ettiler.

25 milyon ışık yılı uzaklığında ve güneşin üç kat büyüklüğündeki Vega yıldızının etrafında toz kitlesinin olduğu gozlemlendi. Yıldızın etrafında bir disk şeklinde yer alan toz kitlesini kendine cekerek, kendinden küçük diğer gezegenlere yer açıyor. Görece ufak gezegenlerde ise, bu sayede yaşamın gelişmesine olanak doğuyor...

haberin devamı: www.ntvmsnbc.com

Fransa UFO Arşivlerini Açıyor!

darkhunter

Fransa Uzay Araştırmaları Merkezi CNES, resmi olarak 1977 yılından bu yana gizlice biriktirilen ve çoğu zaman varlığı inkar edilen UFO arşivlerini internet sitesinde yayımlayacağını duyurdu.