Küçük Dünya Projesi

0
FZ
Bir insanın dünyadaki herhangi bir başka insanla iletişim kurması için kaç insanla temas etmesi gerekir? 100? 200? 6? Vakti zamanında sosyolog Milgram'ın mektup ile gerçekleştirdiği deneyden sonra bu konu ile ilgili empirik bir çalışma yapılmamıştı. Ta ki Small World Project isimli deneye kadar.

İsterseniz siz de bu deneye kolayca katılabilirsiniz. Tek yapmanız gereken Columbia Üniversitesinin Sosyoloji Bölümündeki ilgili siteye gidip kaydolmak. Hemen ardından adamlar size bir kişi ile ilgili bilgileri gönderiyorlar (mesela bana Norveç'li bir veteriner çıktı :) ve o kişiye ulaşmak için size yardımcı olacak bir arkadaşınıza bir e-mail göndermenizi istiyorlar sitenin ilgili web formu üzerinden (mesela Norveç'te bir tanıdığınız, ya da Norveç'te bir arkadaşı olan bir tanıdığınız olabilir).
Daha sonra isterseniz gene siteye log-in olup mesajınızın izlediği yolu da takip edebiliyorsunuz.

Deney halen sürüyor ve eğer isterseniz, deney tamamlandığında elde edilen bilgileri size yollayabileceklerini de belirtiyorlar.

Görelim bakalım dünya ne kadar "küçük"? ;-)

Görüşler

0
FZ
Aklınızda bulunsun, ne kadar çok insan katılırsa deney o kadar anlamlı olur.
0
ebola
Dünya galiba çok küçük.
Banada Norvecli veteriner cikti. :-))
baska adam yokmu ki ?
benim adamin adi; Karl Erik Birkeland.
0
FZ
Belki de Türkiyelilere Norveclileri yolluyorlardır, eğer Norvecli'den sonra bir başkasını istersen gene tesadüfi bir adam çıkarır, bana New York'lu bir yazar çıkmıştı (sana da aynısı çıkarsa tesadüf olmadığını düşünmeye başlayacağım ;-)
0
conan
Bana yeni zelanda dustu :) Kimseyi tanimiyorum ordan naapcam simdi?! :)))
0
FZ
Valla işte ya sallayacan bir tane arkadaşına gelişgüzel ya da Yeni Zelanda'ya yakın bir yerde tanıdığı olan bir arkadaşını tespit edecen ona yollayacan. Zaten deneyin amacı da ortalama zincir uzunluğunu saptamak, yani herkes için bu zincirin 5-6 kişi kadar kısa olması gerekmiyor elbette, yoksa deneyin bir anlamı kalmazdı ;-)
0
anonim
bana da emekli bi programci cikti ingiltereden... ama ingiltereden tanidik bulsak bile bu tanidigimiz insanlara baba bu adami mutlaka bulmam lazim hadi bi arastir oralarda tanidik varmi mi diycez cok iyi anlamadim basari sansim dusuk gibi gorunuyor.
0
anonim
Sizlerinki gene de iyi sayılır. İnsanın yolu Avrupa'ya düşebilir.

Bana Hindistan'dan biri çıktı. Nasıl gidecem şimdi oraya.
0
redogre
Bence bu bir gizli servis komplosu, bulmak istedikleri baz1 adamlar1 çakt1rmadan dünyaya yay1yorlar. Binlerce adam arasin diye, kesin bu veteriner komünisttir :)
0
FZ
Nasıl anladın?
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Uyumayın *.com.tr Jenerik Alan Adları Verilmeye Başlandı!!!

BadsectoR

Bilindiği uzere haksız rekabet yaratmaması için ODTU Bilgi İşlem Dairesi tarafından verilmeyen jenerik alan adları bugün itibariyle başvuru yapılabilir hale geldi. Başvuruları 08/04/2003 saat 10:00 ile 08/05/2003 saat 23:59 arasında href=http://generic.nic.tr/list.php>http://generic.nic.tr/http://generic.nic.tr adresinden kabul eden ODTU bu tarihten sonra noter huzurunda çekilişle!, belkide şimdiye kadar yaptığı tek mantıklı iş olan jenerik alan adlarını vermemeyi bırakıyor.

Yıllardır altyapısını online hale getiremeyen, form/faks/telefon üçgeninde tescil işlemi yaparak süreci uzatan, yurtdışında 7-8 $ civarından tescil yapılırken insanlardan 50$(TL'de değil) isteyerek yüzbinlerce doların yurtdışına çıkmasını sağlayan, başvuru formunu baştan aşağı ingilizce yapan, alan adı yenileme zamanı geldiğinde sahibini ne e-posta ne de faksla uyarmayarak alan adını askıya alan, başvurada yapılan kontakları veritanındaki kontaklarla karıştıran...Daha fazla yazmayacağım. Bu uygulama sonrasında oluşacak haksız rekabetten kimlerin canı yanacak merak ediyorum. http://generic.nic.tr/list.php adresinde tüccarların! başvurularını görebilirsiniz.

Cypherpunk Revolutionary: Assange

sundance

Wikileaks ve kurucusu Assange hakkında birçok makale yazıldı, bir çok yorum yapıldı.

Bunların belki de en iyisi çok kısa bir süre önce "The Monthly" dergisinde yayınlandı.

Çok kısa bir süre içinde gösterilen ilginin yoğunluğu yüzünden derginin sitesi yükü kaldıramadı Facebook'tan destek aldı; Bölüm 1 Bölüm 2 Bölüm 3

Oldukça uzun olan makale malesef İngilizce, Türkçe'ye çeviren olursa (tabi ki The Monthly'nin de iznini almak şartıyla) Fazlamesai'de de yayınlamak isteriz.

E-Posta, HTML ve Gereksizlik Üzerine

sundance

E-posta, Internet'in belki de en çok kullanılan araçlarından biri. Taa ARPANET zamanlarından itibaren insanların haberleşmesi için kullanılan, daha sonra 70'lerin sonundan itibarense USENET vasıtasıyla çok daha geniş kitlelere ulaşan e-posta, hemen hepimiz için normal postadan daha önemli bir araç halini aldı.

Önceden tamamen text olan e-posta'lar, zamanla dosya naklini mümkün kılmak için attachment kabul eder bir hale geldiler. Uzun süre böyle devam ettikten sonra (bildiğim kadarıyla Microsoft'un bir hareketiyle) HTML e-posta kavramı geldi. Artık e-postamızda, süper html formatında yazılar, resimler, kimden geldiğini bile bilmediğimiz reklam bombardımanları ve katastrofik virüsler başgösterdi.

İyi de Laz'ın söylediği gibi "Şart midur ?"*

Piksellerimi boya abi! Limit sıfıra gider...

anonim

Alın size bir "pazarlama dahisi" daha. Bence kendinden önceki uygulamalara göre daha akılcı ve estetik bir düşünceye dayanıyor. Tüm dünyadan binlerce insan bir araya gelerek ve küçük renkli kutucuklar kullanarak bir resim ortaya çıkarabilir mi fikri ya da sorusu üzerinden yola çıkan bir uygulama.Sayfadaki her renkli piksel "şimdilik" bir dolara satılmakta. Eğer rağbet görürse, piksel üzerindeki renklerin gelişimine göre çok karmaşık ve türlü ilginçliklere gebe bir uygulama olacak.

Rebol: Bambaşka bir internet dili

sundance

Yaklaşık dört yıl kadar önce Rebol.com ile ilk karşılaştığımda, İmparatorluk güçlerinden kaçan bir grup Amiga Rebel`ın bir ütopya peşinde koştuğunu düşünmüştüm.

Bu gün bir bakayım ne yapmışlar dediğimde ise REBOL`un evrimleşerek yaklaşık 20 platformda çalışan inanılmaz üst düzey bir dilden Internet Operating System diye bir konsepte geçtiğini gördüm.

Sırf konseptin kendisi okumaya değer, öte yandan Rebol`un neler yapabildiği ise tamamen bambaşka bir konu...