Sex.com`un sahibi 65 milyon $ tazminat alacak

0
larweda
1994 yılında sex.com alan adını alan ve bir sene sonra Stephen Cohen`e çaldıran Gary Kremen, 5 yıl sonunda verilen mahkeme kararıyla 40 milyonu kazanç kaybı ve 25 milyonu da tazminat olmak üzere toplam 65 milyon $ tazminat almaya hak kazandı.
Kremen 1994 senesinde sex.com'un kaydını almış, ancak yayın yapmak üzere bir tasarım yapmamıştı, 1 yıl sonra Cohen kayıt dökümanları üzerinde değişiklik yaparak alan adını ele geçirmişti. Daha sonra da bu ad altında pornografik bir site yayınlamış ve günlük 25 milyon ziyaret alarak internetin en popüler adreslerinden biri olmayi başarmıştı.

2000`in kasım ayında adresin sahibiyetini mahkeme kararıyla geri kazanan Gary Kremen, 2001 nisan`ında da kullandığı 5 sene için Stephen Cohen'den 65 milyon $ tazminat almaya hak kazandı, ancak bu parayı alabilmesi kolay görünmüyor, zira mahkemelere de gelmeyen Cohen'in Meksikada saklandığı ve Amerika dışındaki bankalarda sakladığı paralarla gününü gün ettiği tahmin ediliyor. Yuvarlak bir hesapla sex.com'u işletirken ilanlardan ayda ortalama 60 bin $ kazandığını düşünürsek, keyfi gayet yerinde olsa gerek.

"Bonnie ve Clyde" günlerinde insanlar banka soyup Meksikaya kaçarlarmış, (en azından Hollywood filmlerinden gördüğümüz bu) şimdi ise internet alanı adı çalıp, parsayı götürüp öyle Meksikaya kaçıyor kanun kaçakları, bu da internetin yüzyıla damgasını vurma olayının bir parçası olsa gerek.

İlgilenenler için, yüzlerce pornografik siteye link veren ve günlük 25 milyon hit alan sex.com sitesi. Bundan sonraki adresinizin de burası olmasini öneririm.

İlgili Yazılar

EeePC Türkiye'de!

butch

Asus web sitesinde yapılan bu duyuruya göre EeePC 24 Mayıs tarihinden itibaren satışta olacak. Yapılan duyuruda yer almamasına rağmen EeePC 900 (20G 8,9") modeli de bazı online satış mağazalarında önsiparişle satışta görünüyor.

.tr Web Sunucuları İşletim Sistemi Tesbit Çalışması

conan

Bu adresten İlker Temir'in hazırlamış olduğu Türkiye'nin İşletim Sistemi profili çıkarma çalışmasına ulaşabilirsiniz. Ocak/Şubat 2002 tarihli çalışmadan çıkan sonuçlar oldukça güzel. nmap ile incelenen 34.594 sunucudan 14.501'inin işletim sistemi tahmin edilebilmiş. Bu sonuçlara göre dağılım şöyle: %50,51 Windows, % 26,18 Linux, %13.72 Solaris, %3,77 SCO-Unix, %3,14 Dg-UNIX, %0.90 BSD, %0,33 MacOS, %0,54 AIX, %0,23 HP-UX, %0,47 IRIX ve %0,21 de diğerleri.

UNIX Olmayan İşletim Sistemlerinin Tarihi

Soulblighter

UNIX olmayan işletim sistemlerinin doğuşu ve batışı :) Hepsi bu belgede çizelge şeklinde sunulmuş...

Turing Günleri 2004: Kuantum Bilgi İşlem

FZ

İstanbul Bilgi Üniversitesi Bilgisayar Bilimleri bölümü tarafından düzenlenen Turing Günleri 2004 etkinliğinin bu seneki konusu kuantum bilgi işlem. Yerli ve yabancı pek çok uzman ve araştırmacının katılacağı bu beyin fırtınası için yerinizi şimdiden ayırtın.

FM sitesinde daha önce kuantum bilgi işlemle ilgili önemli haberler yayınlanmıştı:

- QCL Programlama Dili (Bunu geliştiren sıkı Özgür Yazılım taraftarı Dr. Oemer de etkinlik davetlileri arasında ;-)
- Kuantum noktaları ve programlanabilir madde
- Pratik kuantum şifreleme
- Shor Algoritması NMR yöntemi ile gerçekleştirildi

Etkinlik programı ise şöyle:

4 Temmuz, Özgürlük ve Bir Bilim Adamının Bireysel İtaatsizliği

FZ

Bugün 4 Temmuz, Amerika Birleşik Devletleri'nin Bağımsızlık Günü. Bu önemli günde pek çok ABD'liye 2 yıl önce iki bilimadamı arasındaki önemli bir mektuplaşmanın adresi gidiyor.

Taraflardan biri: Prof. Dr. Daniel J. Amit. Diğeri ise saygın bir bilimsel dergi olan Physical Review adına Prof. Dr. Martin Blume.

Konu: Dr. Amit'in Physical Review ya da herhangi bir ABD kurumu (bilimsel ya da başka türlü) ile işbirliği yapmayı reddetmesi ve bunun sorumlusu olarak ABD'nin, sahip olduğu gücü kötüye kullanan en büyük ve zarar verici ülke oluşunu göstermesi. Dr. Blume her ne kadar mektuplarında bilimin uluslararası, tarafsız ve politikaya mesafeli bir kurum olması belirtse de Dr. Amit, bilimin modern dünyada tarafsız kalamayacağını, 1939'da bilimin ne kadar tarafsız olabileceğinin herkes tarafından görüldüğünü belirtiyor, gelecekte torunlarına hesap verebilmek için bireysel olarak bu kararı aldığını, bireysel olarak pek bir gücü olmasa da bu bireysel itaatsizliğinin önemli olduğunu vurguluyor.