CiteULike: Akademik Dünya Web 2.0 ile Tanıştı

0
FZ
CiteULike, bilimcilerin okudukları ve depolamak, paylaşmak istedikleri akademik makaleler için Web 2.0 tarzı bedava bir Internet hizmeti. Sisteme kaydolduktan sonra İlgilendiğiniz bir makale olursa bir düğmeye basarak kişisel kitaplığınıza eklemeniz mümkün, citeulike otomatik olarak makale bilgilerini tespit eder.
Makale deponuz web sunucuda depolandığı için herhangi bir bilgisayardan bunlara erişebilir, başkaları ile makalelerinizi paylaşabilir ve sizinle aynı makaleleri kimin okuduğunu öğrenebilirsiniz. Böylece ortak araştırma alanlarında diğer bilimcilerin neleri takip ettiklerini ve makalelere düştükleri notları görebilirsiniz.

İstediğiniz anda makalelerin bilgilerini BibTeX ya da Endnote formatında alabilirsiniz.

Ayrıca sistemdeki mevcut grupları veya kişileri kolayca takip edebildiğiniz 'watchlist' tarzı şeyler de oluşturmanız mümkün.

Sistem şu anda AIP Scitation, Amazon, American Chem. Soc. Publications, American Geophysical Union, Anthrosource, arXiv.org e-Print archive, Association for Computing Machinery (ACM) portal, BioMed Central, Blackwell Synergy, BMJ, CiteSeer, Cryptology ePrint Archive, HighWire, IEEE Explore, informaworld, Ingenta, IngentaConnect, IoP Electronic Journals, IWA Publishing Online, JSTOR, MathSciNet, MetaPress, NASA Astrophysics Data System, National Bureau of Economic Research, Nature, New Scientist, Physical Review Online Archive, PLoS, PLoS Biology, Project MUSE, PubMed, PubMed Central, Royal Society, Science, ScienceDirect, Scopus, Social Science Research Network, SpringerLink, Usenix, Wiley InterScience gibi makale arşivlerinden otomatik bilgi çıkarmayı desteklemektedir ancak tabii ki elle de giriş yapmanız mümkündür.

Kaynak: ileriseviye.org

İlgili Yazılar

Türlerin Kökeni'nin 150. Yılında II. Evrim, Bilim ve Eğitim Sempozyumu

FZ

Moleküler biyoloji ve genetik uzmanı, Sequences blogu yazarı Doç. Dr. Filiz Gürel bildiriyor:

Türlerin Kökeni'nin Yayınlanmasının 150. Yılında II. Evrim, Bilim ve Eğitim Sempozyumu

23-24 Mayıs 2009, İstanbul

Charles Darwin'in, biyolojik evrim düşüncesinin bilimsel bir temele oturmasını sağlayan eseri Türlerin Kökeni'nin yayınlanmasının üzerinden 150 yıl geçti. Aradan geçen bir buçuk asır boyunca sürekli yenilenip geliştirilen bu kuram, bugün yaşam bilimlerinin yanı sıra tıp ve tarım gibi alanlarda temel bir konuma sahiptir. Ne var ki aralarında Türkiye'nin de bulunduğu çeşitli ülkelerde evrim kuramının kabulüne ve bilimsel bilginin halka ulaşmasına karşı bir direnç mevcuttur. Türkiye'de 12 Eylül 1980 Darbesi'nin ardından iktidar, bilim karşıtlığı ve gericiliği toplumu kontrol aracı olarak görmüş, bu dönemde bilim ve evrim karşıtı görüşler eğitim müfredatına sokulmuştur. Türkiye halen ilk ve orta öğretim müfredatında bilimsel yöntemi yanlış öğreten, bilim dışı görüşlerin fen derslerinde yer aldığı sayılı ülkelerdendir.

Sözcükleri Koklamak ya da Kokulara İsim Vermek...

FZ

Güle gül demesek yine de güzel kokmaz mıydı o çiçek? *

İngiliz nörologların son çalışmalarından birine göre bir kokunun isimlendirilmesi onun algılanışını etkiliyor.

Örneğin deneklere aynı koku önce "kaşar peyniri" olarak etiketlenip sonra "vücut kokusu" olarak etkiletlenip sunulunca, "kaşar peyniri" olarak sunulan kokunun "vücut kokusu" olarak sunulana kıyasla daha iyi koktuğunu söylemişler.

Oxford Üniversitesi'nde gerçekleştirilen araştırmaya göre kokunun ismi belli bir beyin bölgesini harekete geçirebiliyor. fMRI (functionaol Magnetic Resonance Imaging) yöntemi ile görüntülenen beyinlere bakıldığında ilginç şeyler göze çarpmış.

Türkiye'den Avrupa'ya Lazer Teknolojisi

FZ

Türkiyeli bilim adamlarının geliştirdiği nanoteknoloji ürünü hassas fiber lazer, Avrupa’nın en yüksek bütçeli projelerinden birisi olan "X Işını Kaynağı Projesi"nde kullanılacak.

3-Boyutlu Güneş!

RoR

NASA'nın STEREO uydusunun dün gönderdiği 3-boyutlu güneş görüntülerini, özel gözlük kullanarak izleyebilirsiniz...

3-Boyutlu gözlük

http://inosci.blogspot.com/

Araba Sürerken Cep Telefonu İle Konuşuyor Musunuz?

FZ

Aynı anda iki işi birden yapabilir misiniz? Bu da laf mı diyenleri duyar gibiyim, iki iş ne ki, insan aynı anda pek çok işi yapabilecek yetenekte değil mi? Beynimiz bu bakımdan uzman değil mi?

Bir başka soru: Araba kullanırken cep telefonu ile konuşursanız ne olur? Bu bir problem yaratır mı? Neden? Pek çok insanın ilk aklına gelen şey şu: Bir elle telefonu tutarken, diğer elle yani tek elle direksiyonu kontrol etmeye çalışmak problem yaratabilir. O halde "her iki el de direksiyonu kontrol ederken cep telefonu ile konuşacak aksesuvarımız olsun" fikri problemi kökünden halleder mi?