Inet-tr 2009 Istanbul Bilgi Üniversitesinde

0
arkeles

Internet Teknolojileri Derneği (INETD) tarafından 1995'den beri her yıl hazırlanan Türkiye'de Internet Konferansı, bu yıl 12-13 Aralık 2009 tarihlerinde İstanbul Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü'nde gerçekleştirilecektir.

Konferans detay programına buradan erişebilirsiniz.

Konferans'ta bu yıl "Sosyal Ağlar", "Yeni Medya", "Fikri Haklar", "İnternet ve Demokrasi" ve "İnternet yasakları" konuları öne çıkacaktır. Youtube, Myspace, Last.Fm, Geocites, Blogger yasaklarının öne çıkardığı Fikri Haklar, İfade özgürlüğü, Hukukun Üstünlüğü, İnternet ve Medya İlişkileri, İnternet ve Demokrasi konularını kapsayan panel ve oturumlar yapılacaktır. İnternet Başarı öykülerini anlatan oturumlar da planlanmaktadır. Bilgi Toplumu, İnternet ve Güncel sorunların tartışılacağı oturumlar: Bilgi Toplumu Eylem Planı, E-devlet ve Bilgi Toplumu Taslağı, DNS Taslağı, oturumları yayıncılığı ve geniş toplum kesimlerine hitab edecek seminerler planlanmaktadır.

Konferans kayıt olan dinleyicilere açık ve ücretsizdir.

Konferans anasayfa: http://inet-tr.org.tr/inetconf14/

İlgili Yazılar

Spam manyağı oldu

parsifal

Radikal Internet Baskısında yer alan habere göre:
Elektronik posta kutunuzu dolduran istenmeyen mesajlara spam adı veriliyor. Ve bu sadece sizin değil bütün dünyanın sorunu. Bu mesajlardan bunalan 44 yaşındaki Charles Booher adlı bir Amerikalı bilgisayar programcısı, mücadeleye yönelik sabır ve yöntemleri tüketince daha geleneksel bir yöntemi denedi. Mesajları yollayan firmanın çalışanlarını işkenceyle öldürme tehdidinde bulunan Booher, polis tarafından adam öldürmeye teşebbüs suçlamasıyla tutuklandı. Beş yıl hapis ve 250 bin dolarlık para cezası istemiyle yargılanacak.
Bizde olduğunu düşünsenize...

Adı : Bilgi Soyadı: Sayar !

FZ

Geyik, şaka falan değil, Alanya'da Özel Hamdullah Eminpaşa Lisesi öğrencisi 18 yaşında bir kız, Bilgi Sayar.

Üniversite sınavına hazırlanan Bilgi Sayar, "Biriyle tanışırken adımı söylüyorum ama karşımdaki şaka yaptığımı düşünüp bozuluyor. Gerçeği öğrendiğinde bu kez o şaka yapmaya başlıyor. 'Monitörün nerede?', 'Klavyen yok mu?', 'Yürüyen bilgisayar icat edildi' gibi espriler. Nüfus memuru bile babamın şaka yaptığını düşünmüş" diyor ;-)

Kaynak : Radikal Gazetesi, 12 Nisan 2002

Düşüncesizce iletilen mesajlar üzerine

sundance

Geçenlerde sevdiğim bir arkadaşımdan kan kanseri bir çocukla ilgili bir e-posta aldım. Yaklaşık bir-iki saat sonra ise, bu mailin yanlış olduğu, sözkonusu çocuğun üç yıl önce vefat ettiğini, arkadaşımın da kendisine yollanan postayı bütün iyi niyetiyle (ve hayatında ilk defa) yönlendirdiğini öğrendim.

Sözkonusu e-posta'nın devamında, kaynağı belirsiz bu tür e-postaların sadece bizde duygusal allerji yaratmakla kalmadığı çok ciddi zararlar da verebildiğiyle ilgili çok düşünceli yazılmış bir metin vardı, bunu sizlerle paylaşmak isterim.
İyilik bile düşüncesizce yapılmamadığında anlamlı. Eğer gerçekten bir yardımda bulunmak istiyorsanız, lütfen bir forward ile yardım edemeyeceğinizi anlayıp, bir yardım kuruluşuna bizzat başvurun. Sanallık, saflık ve salaklık arasında bazen kabul edilemeyecek bir ayrım olabiliyor.

Japonya, gençlik, internet ve intihar

hayy

İnternet hayatın bir parçası olmaya başladığından bu yana hep yararlı olduğu yönler tartışılır, menfi yönde etkilenen alanlar ise genelde sümen altına uygun bir yer bulunup çekilir. Bir haber sitesinde rastladığım bu yönde bir haberi, kendini ihbar eden bir suçlu gibi hissedip, dilim döndüğünce tercüme etmeye çalıştım.

Haberin orjinal adresi buradadır

Bu cuma Tokyo'da 6 genç bir arabanın içinde havasızlıktan ölmüş olarak bulundu. Yanlarında bulunan küçük bir mangaldan ise hala duman tütüyordu. Belli ki intihar eden bu gençler de, dalga dalga yayılan internet üzerinde yapılan intihar sözleşmelerinin kurbanlarıydılar.

Yetkililer, perşembe gecesi Tokyo'nun yaklaşık 80 km kuzeybatısındaki ormanlık arazide intihar eden, henüz yirmisindeki bu beş erkek ve bir kızın birlikte ölmeden önce internette buluşmalarından şüpheleniyorlar. Arabanın pencereleri bantlarlarla dışarıdan hava gelmesin diye de kapatılmıştı.

Türküm, doğruyum, parasıylaysa savaşırım!

sundance

Dün akşam TV kanallarından birindeki bir haber çok ilginçti. Amerikan Ordusu'nun her milletten her ırktan insanı askere aldığı web sitesinden bahsediyordu. Durum şu an savaşan askerlerin çoğunun latin kökenli olması üzerine ortaya çıkmış. Körfezdeki Amerikan askerlerinin 15,000 kadarı, Amerika'da çalışma izni olan fakat vatandaş olamamış Latin kökenlilermiş. Dahası yukardaki politika gereği Amerikan Ordusu, dünyanın her yanından paralı asker kabul ediyormuş. $1500 aylık maaşla başlamak ve ilerde Amerikan vatandaşı yapılmak üzere.

Buraya kadar kapitalist düzen, tabi düzecekler diyebilirsiniz, ama haberin bundan sonrası enteresan. Gece haberlerinde bunu sunan spiker Bir dipnot geçmek istiyorum, bu haberi akşam bülteninde verdiğimizde telefonlarımız kilitlendi, nasıl başvurabiliriz, şartları nedir diye arayanlar yüzünden... dedi.

Hadi hep beraber, 'Ne mutlu Türküm diyene'