Farklı bir platformda bu konu üzerine yaptığımız, benim de (Kaynak belirterek) FM'den alıntılarla katıldığım bir konuşmayı paylaşmak istiyorum:
Kaynak: Toshibatech.net forumları | Yazan: yuzuakyener Olaya çok farklı ve bence yanlış bir açıdan yaklaşıyorsunuz arkadaşlar. Youtube bir ticari kuruluştur. Akıl almayacak fiyatlarla devralındığını hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Peki youtube'un böyle fahiş fiyatlara devredilmesinin sebebi nedir sizce? Siteye giren milyonlarca insanın oluşu. Ne kadar çok insan, ne kadar çok üye, o kadar reklam parası. Ne kadar az insan o kadar zarar. Mahkemenin burada yaptığı şey Türk insanının o siteye girişini engellemekten ibaret değildir. Yapılan olay bir boykottur. "Kardeşim siz bu konuda bir yaptırım yapmazsanız ben 70 milyon vatandaşımın bu siteye girmesini engellerim!" diyerek ticari bir kaygı oluşturmaktır. Dünyada onlarca adından özgür diye bahsettiğiniz ülke resmi yada gayriresmi olarak ülkelere ticari boykotlar uygulamaktadır. Boykot bir yaptırım aracıdır. Doğru ve yerinde kullanılırsa lehinize sonuçlar vermesi muhtemeldir. ... Özgürlük kavramını biraz yanlış ele aldığınızı düşünüyorum açıkçası. Bu ülkede özgürlük diye avaz avaz bağırıp, milyonlara yasak getiren zihniyetler yaşıyor unutmayın. (sizleri tenzi ederim. bu sözlerim tamamen başkalarına yöneliktir)
Yukarıda yazanlara bir yere kadar ben de katılıyorum. Ancak bu tür uyarılar yazılı, resmi belgeler aracılığıyla yapılmalı, bu arada halkın tepkisi engellenmemeli ya da farklı bir yere yönlendirilmemelidir bana göre. Yasal yollardan bir sonuç alınamazsa, halka durumun duyurusu yapılıp, "bu nedenle bu siteye boykot amacı ile erişim yasaklanmıştır" tarzında bir açıklamanın ardından yapılırsa, kimse o zaman özgürlük, şeriat, laiklik, sansür vs. gibi konularla ilgili kaygılarından dolayı tepki göstermez, aksine tepkisini Türkiye Cumhuriyeti ve Türk Halkı'na göstermesi gereken saygıyı göstermeyen kişi ve kurumlara gösterir. Bana deseler ki "YouTube'dan resmi olarak bu video'nun kaldırılmasını talep ettik ancak bir sonuç alamadık, o yüzden bu siteye erişimi, Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşları üzerinden çıkar sağlamaması amacıyla engelliyoruz" diye, helal olsun adamlara, iyi yapmışlar derim. Ama bu şekilde direk sansür uygulanması bana göre büyük bir yanlış.
Daha önce de oldu aynı olay aynı nedenle, benim dikkatimi çeken, insanların YouTube'da Atatürk'e saygısızlık eden bir video yayınlandığını değil, YouTube'a erişimin yasaklandığını konuşması oldu. Şimdi de görünen farklı bir şey değil.İnsanlar -isteyerek ya da istemeyerek- farklı yönlendiriliyor, gündem YouTube'da Atatürk'e saygısızlık içeren bir video olmasından çok, devletin YouTube'a erişimi yasaklaması üzerine kuruluyor.
Umarım söylemek istediklerimi doğru bir biçimde aktarabilmişimdirKaynak: Toshibatech.net forumları | Yazan: yuzuakyener Olaya çok farklı ve bence yanlış bir açıdan yaklaşıyorsunuz arkadaşlar. Youtube bir ticari kuruluştur. Akıl almayacak fiyatlarla devralındığını hepiniz çok iyi biliyorsunuz. Peki youtube'un böyle fahiş fiyatlara devredilmesinin sebebi nedir sizce? Siteye giren milyonlarca insanın oluşu. Ne kadar çok insan, ne kadar çok üye, o kadar reklam parası. Ne kadar az insan o kadar zarar. Mahkemenin burada yaptığı şey Türk insanının o siteye girişini engellemekten ibaret değildir. Yapılan olay bir boykottur. "Kardeşim siz bu konuda bir yaptırım yapmazsanız ben 70 milyon vatandaşımın bu siteye girmesini engellerim!" diyerek ticari bir kaygı oluşturmaktır. Dünyada onlarca adından özgür diye bahsettiğiniz ülke resmi yada gayriresmi olarak ülkelere ticari boykotlar uygulamaktadır. Boykot bir yaptırım aracıdır. Doğru ve yerinde kullanılırsa lehinize sonuçlar vermesi muhtemeldir. ... Özgürlük kavramını biraz yanlış ele aldığınızı düşünüyorum açıkçası. Bu ülkede özgürlük diye avaz avaz bağırıp, milyonlara yasak getiren zihniyetler yaşıyor unutmayın. (sizleri tenzi ederim. bu sözlerim tamamen başkalarına yöneliktir)
İstanbul Bilgi Üniversitesi Araştırma Görevlisi Arıyor ( 6)
Bu senenin başından beri Class'larda da İngilizce konuşma zorunluluğu mümkün olduğu kadar uygulanıyor, en azından benim şahit olduğum kadarıyla. Hani olur da bir türlü anlamazsak anca Türkçe anlatmaya başlıyor asistanlar dersi. Kişiden kişiye değişiyor tabii ki ama bölüm politikasının %100 İngilizce olduğunu biliyorum.
Merak ettim hangi derse girecek yeni asistan, bize gelir mi acaba :P