daylap

daylap


0 takip ediyor | 0 takip ediliyor


Bilgi alanları


İlgi alanları

Google Suggest ( 7)

"Bunu bende düşünmüştüm" dedirtecek türden birşey:)

fazlamesai.net'e soralım: Çin Nereye Gidiyor? ( 26)

Çin'in, öncelikle içinde bulunduğu Asya kıtasındaki liderlik yarışında farkı kapatmasının belirgin nedeni herhalde en önemli rakibi olan Japonya gibi korumacı politikalarda biraz daha esnek olması. Ekonomi ödevlerinin çoğuna konu olan Çin bildiğim kadarı ile ihracatında yabancı yatırıma muhtaç hatta büyük bir pay bu kesime ait. Zengin doğal kaynakları ve büyük kömür yatakları olmasına rağmen bir petrol ithalarçısı. Günümüz dünyasında petrolün yeri neresi diye sordukların parmağımızla gösterebileceğimize göre birincil maliyet olarak petrolün cazbesi Çin'in kalkınmasında ortaklık icap ettiriyor.

Geldiği nokta olarak belirli bir gelişme dinamiği yakalamış kalkınma faktörleri ile artık daha güncel durumlara hakim olmaya geçmiş gibi görünüyor. Bizim şu sürekli sağlamayamadık dediğimiz borç harç ederek banka sektörüne kaydırdığımız paralar, özbeöz olmasa bile ulusal bir nitelik taşıyan gelirleri ile Çin araştırma-geliştirmede büyük yol almış, aldığı bu yolla herhalde artık teknoloji onları değil onlar teknolojiyi kullanır hale gelmiştir.

Ne çeşit olursa olsun kalkınmış ülkelerin yardım güdümü altındaki gelişme politikalarına kurban giden ülkeler olarak Çin'in bir açıklık olsa dahi ticaret üzerinde gelir elde ederek kendini geliştirmesi daha çok ses getirecek gibi görünüyor.

Hatırladığım bir noktada doğal kaynakları arasında uzay teknolojisinde kulanılan madenlerin bolca bulunduğu. Bu çeşit teknolojik adımların farklı kulvarlara yansıması herhalde daha büyük boyutlu işlerede yansıyacaktır.

Evrim insanlara ''iltimas'' mı geçti? ( 55)

Son paragrafınız ve içindeki birkaç cümle Aldous Huxley'in Cesur Yeni Dünya kitabını anımsattı bana birden. Bu gibi çekişmelerin benzerlerini hatırlar gibi oldum.

Evrim insanlara ''iltimas'' mı geçti? ( 55)

Yeni yıl iletisinde adı geçen topluluk olarak sessiz okuyuculardan biriyim. FZ takma adlı arkadaşın yazısını ve sıra gelen yorumları okudum.

Evrim kuramının bilimin gelişmesi ve insanlık adına kazandırdıkları yapılan araştırmaların sonucu elde edilen bulguların gerçekliği dahilinde yazınsal, görsel ve sözsel iletişim öbeklerine yansıyor ve isteyen her insan bunları değerlendirerek fikir elde edebiliyor hatta kendi fikirlerinide ekleyip zenginleştirebiliyor. FZ arkadaşın gerek yazısında yansıttığı bilimsel gelişme gerekse sonradan yorumlara katılan düşünceler yanılmıyorsam bu durumun ürünleri.

Ancak birşeye dikkat çekmekte yarar görüyorum. Evrim kuramının bir başlangıcı olduğu ve bunu bir insan beyninin türettiği kesin ancak bu kuramın başlangıç amacını anayasal bir madde gibi düşünülüp sonuna kadar bunu ispatlamaya çalışacağı fikri, kuram olarak evrim kuramının tamlamasında değişikliğe neden olur; aksine konu oldukça esnektir. İşte bu noktada tartışagelen nokta olarak inançsızlık eksenli yazılarda bazılarımızın bu düşünsel yumağı bu çengele takarak örmeye devam ettiğini ve gerçekliğin bu olduğunu gösterip bencil görüşlerini karşındakinin kutsal saydığı duygulara sataşarak kanıtlamaya çalıştığını gördüm ve oldukça üzüldüm.

Evrim kuramı bence yönü belli olan düz bir çizgi değil ve hatta bu kuram kendi bulgularını kendi içine gömerek paylaşmayan sırf kendini doğrulamak için uğraşan bencilliğede sahip değil. Kuram adımları ile yeni yeni dallara kapı yeni yeni düşüncelere temel oluşturuyor. İşte bu noktada kuram , amacı başka hayat felsefelerine kaynak sağlıyor.

Bu tartışmadan hareketle bir noktaya daha değinmek istiyorum. Bir arkadaşımın dile getirdiği gibi kuram veya değil ancak insan olarak bazı arkadaşlarımızın düşünce safında kendilerini en önde hissettikleri kanısına vardım. Bir denklemin içinde denklem olarak hangi dünya değişkenleri ile yoğurulduğumuz ve bunlara ulaşım imkanlarımız değişiklik içeriyor. Sonuçta ülke koşulları ele alındığında bu durum veya başka bir çok durum için geçerli olan koşul hala uygulayıcı olduğumuzdur. Kendi düşüncelerininde almaşık yapraklar gibi olduğunu hatırlatır diğer düşüncelere ceterisparibus gözüyle bakmanın zararlarını yinelerim.