Acaba Dan Brown "Da Vinci Şifresi" romanını yazmadan önce Philipp Vandenberg'in "Beşinci İncil" (Das Fünfte Evangelium, Basım Tarihi: 1993 Lübbe Verlag) adlı romanını okumuş muydu!
Da Vinci Şifresi, sürükleyici olduğu kadar ilginç ve tartışmalı bir kitap. Bir tesadüf sonucu onu okuduktan sonra, ondan daha önce yayınlanmış ve pek çok dile çevrilmiş olan -Türkçesi Telos Yayıncılık tarafından 2004'ün Ekim ayında yayınlanmış- Beşinci İncil adlı bir başka kitabı okudum. Beşinci İncil ile Da Vinci Şifresi'nin birbirine çok benzediğini fark ettim. Konular, mekanlar, kahramanlar, kurgu neredeyse aynı. Bu kadar benzeşmenin bir tesadüf olup olmadığını ve eleştirmenlerin neden dikkatini çekmediğini düşünmeden edemedim. Belki bu benzerliğin, bu iki kitabı okuyan başka insanların da dikkatini çekmiş olabileceğini düşündüm, ama tuhaf bir durum vardı; Da Vinci Şifresi üzerine herkes yazıp çizerken, bu kitap çok geniş bir şekilde tanıtılırken, Beşinci İncil'in pek tanınmadığını da fark ettim. Oysa, özellikle kurgu ve Hıristiyanlık inancına ilişkin olarak Beşinci İncil'de çok daha ciddi iddialar var. Da Vinci Şifresi'nde "Kutsal Kase" etrafında gizemli bir öykü kurgulanırken, Beşinci İncil'de doğrudan, bilinmeyen bir İncil ile ilgili -ki aslında romana konu olan kitabın birinci ya da ilk İncil olduğu anlaşılıyor.- bir öykü anlatılıyor. Böyle bir İncil'in varlığına ilişkin ilk işaretler, sır taşıyıcısı olarak tanımlanan Leonardo Da Vinci, Dante, Voltaire, Shakespare gibi ünlü yazar ve sanatçıların eserlerinde görülüyor. Sonra da, bu işaretleri doğrulayan ve Kıpti dilinde yazılmış İncil metinleri bulunuyor. Bu metinler Vatikan'ın kabul ettiği dört İncil'den birçok noktada ayrılmakta, papalık kurumunu yadsıdığı gibi, Hıristiyanlık ve İsa ile ilgili farklı şeyler de anlatmaktadır. Bu yüzden de, Kıpti dilinde yazılmış olan bu kitap yüzyıllar önce yasaklanmıştır. Yıllar sonra İncil Metinlerinin yeniden ortaya çıktığının duyulması ortalığı karıştırır: Vatikan, Orfeus Tarikatı, Radikal İslamcı bir gurup arasında kıran kırana bir mücadelenin başlamasına vesile olur.
Şimdiden keyifli okumalar.
Metin Sayar
Acaba Dan Brown "Da Vinci Şifresi" romanını yazmadan önce Philipp Vandenberg'in "Beşinci İncil" (Das Fünfte Evangelium, Basım Tarihi: 1993 Lübbe Verlag) adlı romanını okumuş muydu!
Da Vinci Şifresi, sürükleyici olduğu kadar ilginç ve tartışmalı bir kitap. Bir tesadüf sonucu onu okuduktan sonra, ondan daha önce yayınlanmış ve pek çok dile çevrilmiş olan -Türkçesi Telos Yayıncılık tarafından 2004'ün Ekim ayında yayınlanmış- Beşinci İncil adlı bir başka kitabı okudum. Beşinci İncil ile Da Vinci Şifresi'nin birbirine çok benzediğini fark ettim. Konular, mekanlar, kahramanlar, kurgu neredeyse aynı. Bu kadar benzeşmenin bir tesadüf olup olmadığını ve eleştirmenlerin neden dikkatini çekmediğini düşünmeden edemedim. Belki bu benzerliğin, bu iki kitabı okuyan başka insanların da dikkatini çekmiş olabileceğini düşündüm, ama tuhaf bir durum vardı; Da Vinci Şifresi üzerine herkes yazıp çizerken, bu kitap çok geniş bir şekilde tanıtılırken, Beşinci İncil'in pek tanınmadığını da fark ettim. Oysa, özellikle kurgu ve Hıristiyanlık inancına ilişkin olarak Beşinci İncil'de çok daha ciddi iddialar var. Da Vinci Şifresi'nde "Kutsal Kase" etrafında gizemli bir öykü kurgulanırken, Beşinci İncil'de doğrudan, bilinmeyen bir İncil ile ilgili -ki aslında romana konu olan kitabın birinci ya da ilk İncil olduğu anlaşılıyor.- bir öykü anlatılıyor. Böyle bir İncil'in varlığına ilişkin ilk işaretler, sır taşıyıcısı olarak tanımlanan Leonardo Da Vinci, Dante, Voltaire, Shakespare gibi ünlü yazar ve sanatçıların eserlerinde görülüyor. Sonra da, bu işaretleri doğrulayan ve Kıpti dilinde yazılmış İncil metinleri bulunuyor. Bu metinler Vatikan'ın kabul ettiği dört İncil'den birçok noktada ayrılmakta, papalık kurumunu yadsıdığı gibi, Hıristiyanlık ve İsa ile ilgili farklı şeyler de anlatmaktadır. Bu yüzden de, Kıpti dilinde yazılmış olan bu kitap yüzyıllar önce yasaklanmıştır. Yıllar sonra İncil Metinlerinin yeniden ortaya çıktığının duyulması ortalığı karıştırır: Vatikan, Orfeus Tarikatı, Radikal İslamcı bir gurup arasında kıran kırana bir mücadelenin başlamasına vesile olur.
Şimdiden keyifli okumalar.
Metin Sayar
Yardım
Editör markdown formatını desteklemektedir. Detaylı bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.
@kullanici ile birisinden bahsedebilir veya :emoji: ile emoji kullanabilirsiniz.
Da Vinci Şifresi Deşifre Oldu ( 17)
Da Vinci Şifresi, sürükleyici olduğu kadar ilginç ve tartışmalı bir kitap. Bir tesadüf sonucu onu okuduktan sonra, ondan daha önce yayınlanmış ve pek çok dile çevrilmiş olan -Türkçesi Telos Yayıncılık tarafından 2004'ün Ekim ayında yayınlanmış- Beşinci İncil adlı bir başka kitabı okudum. Beşinci İncil ile Da Vinci Şifresi'nin birbirine çok benzediğini fark ettim. Konular, mekanlar, kahramanlar, kurgu neredeyse aynı. Bu kadar benzeşmenin bir tesadüf olup olmadığını ve eleştirmenlerin neden dikkatini çekmediğini düşünmeden edemedim. Belki bu benzerliğin, bu iki kitabı okuyan başka insanların da dikkatini çekmiş olabileceğini düşündüm, ama tuhaf bir durum vardı; Da Vinci Şifresi üzerine herkes yazıp çizerken, bu kitap çok geniş bir şekilde tanıtılırken, Beşinci İncil'in pek tanınmadığını da fark ettim. Oysa, özellikle kurgu ve Hıristiyanlık inancına ilişkin olarak Beşinci İncil'de çok daha ciddi iddialar var. Da Vinci Şifresi'nde "Kutsal Kase" etrafında gizemli bir öykü kurgulanırken, Beşinci İncil'de doğrudan, bilinmeyen bir İncil ile ilgili -ki aslında romana konu olan kitabın birinci ya da ilk İncil olduğu anlaşılıyor.- bir öykü anlatılıyor. Böyle bir İncil'in varlığına ilişkin ilk işaretler, sır taşıyıcısı olarak tanımlanan Leonardo Da Vinci, Dante, Voltaire, Shakespare gibi ünlü yazar ve sanatçıların eserlerinde görülüyor. Sonra da, bu işaretleri doğrulayan ve Kıpti dilinde yazılmış İncil metinleri bulunuyor. Bu metinler Vatikan'ın kabul ettiği dört İncil'den birçok noktada ayrılmakta, papalık kurumunu yadsıdığı gibi, Hıristiyanlık ve İsa ile ilgili farklı şeyler de anlatmaktadır. Bu yüzden de, Kıpti dilinde yazılmış olan bu kitap yüzyıllar önce yasaklanmıştır. Yıllar sonra İncil Metinlerinin yeniden ortaya çıktığının duyulması ortalığı karıştırır: Vatikan, Orfeus Tarikatı, Radikal İslamcı bir gurup arasında kıran kırana bir mücadelenin başlamasına vesile olur.
Şimdiden keyifli okumalar.
Metin Sayar