Ne alakası var? Fikirlerinizi güçlendirmek için mübalağa ediyorsunuz sanırım. Tartışmanın ortasında ve bambaşka bir noktadan 'sitenin seviyesi' hakkında konuşmaya başlamadım, tam tersine FZ'nin yorumuna yanıt olarak yazdım. Üstelik yalnızca '_kimi zaman_ beğenmiyorum' demişim (üzgünüm, görüşüm bu ve bu konuda sizinle tartışmaya niyetim yok). 'sitenin seviyesi şudur' ifadesini ise hiç kullanmadım. Söylemediklerimi karşıma getirerek, sahte polemiklere ortam hazırlamamanızı dilerim.
En iyisi 'siz devam edin, ben bir durayım' gerçekten.
Özür dilemenize gerek yok, sıkıldığınız da zaten açık bir şekilde belirli oluyor. Ama, bir taraftan 'isteyen istediğini söyler, alış buna' derken; diğer bir yandan 'orada bir dur' uyarınız ise beni ciddi bir ikilemde bırakıyor.
'Ben eleştiririm, ama sen bir dur' anlayışınızın nasıl bir yaklaşım olduğunu irdelemeden buralardan (tekrar) uzaklaşıyorum izninizle. Beş yıldır yapmaya çalıştığınız şey hakkında da duyabildiğim kadarı ile arkadaşlarımdan bilgi alırım önerinize uyarak.
>> derken Robertosmix'i kastetmistim. Belki yanlis anlasilmistir.
Evet, yanlış anlamışım. Fakat yanlış anlamamın nedeni zaten o kişi ile doğrudan hiç bir tartışmaya girmemiş olmam. Arada günlüğümden dilediğimi söylerim, ama o da kişisel günlüğüm zaten, bir tartışma ortamı değil. Takma isimler arkasına saklanan her troll ile tartışıyor olsaydım sanırım hiç bir iş yapamazdım.
Kendimi anlatabildiğime sevindim, bırakmak için doğru nokta olduğuna katılıyorum, bu yüzden ben de kalanına dokunmayacağım.
Yalnız, bundan sonra hata raporu yapmak isterseniz (kişisel olarak bana hata göndermek isterseniz) en azından takip ettiğim bir kanal kullanmanızı isteyeceğim. Benzetmeyi kişisel almayacağınızı umarak, burada yaptığınız hata raporunun Taksim'de ellerim cebimde dolaşırken Linux kernel ile ilgili konuşmamdan çok da farklı olmadığını düşünüyorum.
Sitenin seviyesi konusunda fazla bir yorumum olmayacak. Kişisel olarak kimi zaman beğenmediğimi daha önce günlüğümde yazmıştım zaten. Ayrı bir konu ve izlenimim üzerinde tartışmak benim açımdan getirisi olan bir konu değil. Bu yüzden tartışmayacağım.
Yazma nedenim, söylediğim gibi, 'düzgün ve detaylı içerik' özleminde olan sizlerin yorumlarınız ile seviyesiz yorumları hoş görür ve yüreklendirir tutumunuzu görmem. Özelde konuşmak gerekir ise bm'nin yorumunda görmem. Yoksa kılıçlarınızı savurup bir kaç kafa kesmenizi zaten istemem sizden.
Bunun dışında, burada yazmadığım için, haber yaparsınız veya yapmazsınız gerçekten ilgilenmiyorum. Üzerinde çalıştığım herhangi bir projenin başarısında burayı kritik bir nokta olarak görmediğim için...
İlginç bir istatistik bilgi, ama yanlış. Yapmış olduğum ilk iki yorum olmadığını biliyorum. 2000 yılında mı üye oldum hatırlamıyorum fakat (zihnim beni yanıltmıyorsa) ilk yorumumun Recai Oktaş'ın savaş ile ilgili bir yazısı olduğunu hatırlıyorum.
Kinayenizin amacını da anlayamadım zaten. Bilinçli olarak mı böyle yazdınız yoksa bir anlatım güçlüğü mü bilmiyorum. Bu siteye yorum yaparak destek olmadığımı mı anlatmaya çalışıyorsunuz? Yoksa 5 yıldır üye olduğumu, dolayısı 'aslında' siteyi takip ettiğimi mi ima etmeye çalışıyorsunuz?
İlki için vereceğim cevap basit olur. Bu site günlük gezintilerim sırasında düzenli olarak uğradığım bir durak değil. Böyle olması için şimdiye kadar geçerli bir neden bulamadım.
Eğer ikinciyi söylemeye çalışıyorsanız buna verebileceğim bir cevap olamaz, üzgünüm...
>> kotu niyetinden emin oldugunuz belli olan birine cevap vermeye
mecbur hissediyorsunuz gelistiriciler olarak.
Tümü ile yanıldığınızı söylemek zorundayım. Aksine kötü
niyetinden emin olduğum (yine kendi adıma konuşmak zorundayım)
kişilere cevap dahi vermiyorum. Burada ikili tartışmalarda cevap
verdiğim kişiler, anlam veremediğim bir şekilde üstü örtülü
sözleri yalnızca bilgisayar başındayken sarf eden, en azından
yüzünü görmüş olduğum kişiler.
İlk defa Uludağ projesi ile ilgili tartışmanın açıldığı,
yanılmıyorsam Erkan Tekman ile yapılan program sonrasında (veya
öncesinde) buradaki tartışmada da bu böyleydi. Bu konuda
istikrarlı bir yaklaşım içerisinde olduğumu zannediyorum.
>> Ben burada buyuk olcude 'insanlarimiz ben memleketten
uzakken ne hale gelmis' sorusuna cevap bulmak icin vakit
geciriyorum mesela, Robertosmix'in yaptigi islerden cok aldigi
tepkiler bu bakimdan isime yariyor.
'Memleket'imden insan manzaraları' almak için doğru bir yerde
misiniz bilmiyorum. Artık takma adına bir kişilik verdiğiniz
kişinin yorumları sosyolojik incelemenizde işinize yarıyor da
olabilir, bunu da bilmiyorum. Fakat açıkça söylediğim gibi bu
kişi hakaret ediyor. Yaptıklarını faydalı bulmanızı bu yüzden hiç
bir şekilde kabul etmem. 'Her deneyde bir kaç fare ölür' de
diyebilirsiniz tabi ama bunun da (özellikle sosyolojik bir
araştırmada) hiç faydalı olmadığını zannediyorum.
Bunun dışında araştırmanızdan çıkarttığınız sonuçlar gerçekten
beni fazla ilgilendirmiyor. Yalnız 'ben vergisini ödeyen bir
vatandaşım' benzetmesini ilk ortaya attığım için; 'burada sadece
calışıyorum Corç' önerinize yanıt vereceğim.
Ben 'burada sadece çalışmıyorum', inandığım bir iş için
çalışıyorum. En başından beri bu projenin özgür yazılım camiasında en
iyi şekilde var olabilmesi için çok ciddi emek harcıyor olduğumu, hiç
mütavazi kabul edilmeyecek bir tavır olmasına rağmen gönül rahatlığı
ile söyleyebilirim. Diğer çalışma arkadaşlarım için de aynısı
geçerli. Neresinden bakarsanız bakın bu önemli bir proje. İster ulusal
çıkarları düşünün, ister alışılagelmiş çözümleri iyileştirmeye çalışan
teknolojik katkısını düşünün, isterseniz etrafında oluşmaya başlayan
geliştirici/kullanıcı topluluğunu düşünün, isterseniz de var olan
özgür yazılım projelerine katkılarını düşünün. Bu bizim için yalnızca
çalışmakta olduğumuz bir proje değil, inandığımız bir proje.
>> 'yahu bu gurubu niye bu duruma sokuyorlar' diye sorulmus
olabilecegini dusunmeyi de deneyebilirsiniz.
Bu konudaki yaklaşımınızın da son derece yalnış olduğunu söylemek
zorundayım. Bunu daha önce de benzer bir şekilde dile getirmiştiniz
(yozlaşmış düzende bizim de kötü örnekler ile beslendiğimizi ima
ederek).
Kimse 'bu grubu' istemediği bir duruma sokmuyor, sokamaz da
zaten. Böyle bir durumda 'bu grup' diye bir şey olmazdı, bizi
tutamazlardı. Bunu aklımda en ufak bir soru işareti olmadan
söylediğime emin olabilirsiniz. Yol haritası ile ilgili tartışmayı
burada sürdürmeyecek olmak ile birlikte, sürüm yöneticisi olarak yol
haritasını diğer geliştiriciler ile birlikte tartışarak ortaya
koyduğumuzu söyleyebilirim. Zaten başka bir geliştirici bu yönde
açıklama yapmıştı.
Bir diğer taraftan, sosyal tartışmaya teknik konuları sokarak kafa
karıştırmayacağım, bu yüzden neden PKZIP konusu ile ilgili tartışmanın
da liste arşivlerinde olduğunu söylemek ile yetineyim. Kaynak kodu
ortaya koyup 'böyle yaptık' demek yerine önce belgeyi ortaya koyup
üzerinde tartışılabilecek bir ortam hazırlamaya çalışıyoruz
genelde.
'pardus yamaları' konusunda ise;
http://paketler.uludag.org.tr/sources.html adresinin analiz için
yeterli olmasa bile fikir oluşturabilecek bir kaynak
olabilir. Adresten kaynak paketlerin uygulanan tüm yamalarına da
ulaşılabilir. Yazılımlara yalnızca bizim yaptığımız yamaları, böyle
bir ispata gerek duymadığımız için listelemiyoruz. Yine de SVN commit
logları bu bilginin çıkartılabilmesi ihtiyaç duyarsanız doğru
kaynaktır. Bu işi sizin için otomatik olarak yapacak bir araç yok, ama
bu açık olarak geliştirilen bir özgür yazılım projesi. Yapmak
isterseniz kimse elinizi tutmaz.
Bir diğer konu; sizinle tartışmanın nedeni sizi Pardus'un hedef
kitlesindeki bir birey olarak görmem değil. Bu ayrı bir
konu... Buraya yazmamın nedeni yanlış olduğunu düşündüğüm
(bazılarından emin olduğum) fikirlerinizin yanlış olduğu noktaları
size tarif etmek.
İnsanların 'afkurduklarını' hiç bir zaman düşünmem. Fikir
fikirdir. Fikri dile getirebilmek yetenek, bilgi, kimi zaman da eğitim
ister fakat dile getirilmelidir. Ancak fikirleri dile getirmek ile
hakaret etmek özdeş eylemler değildir. İkincisine bazen kulak
tıkarım bazen ise cevap veririm. Bu da benim tasarrufumdur...
Yanımızda (kendi adıma konuşayım, yanımda) olmanızı beklememek ile birlikte, ciddi bir noktayı göz göre göre kaçırdığınızı hissediyorum. Alenen kişiliklerimize hakaret edilmesini kabul edilebilir, dahası faydalı olarak tarif ediyorsunuz. Yazdıklarınızdan en kabul edilemeyecek olanı da bu zaten.
Diğer bir taraftan, geliştiricilerden herhangi birinin bu yönde söz sarf etmemiş olduğu bir konuda, 'bunlar görücüye değil, alkışa çıkmış' tavrınızla 'berbat kutuplaşma'yı yererken aynı zamanda bir kutupta yer ediniyor olmanız son derece çelişkili bir tutum.
Yazmış olduğum bir kaç yazıdan, efendiliğimi yücelterek, beni tasfir edebildiğinizi fark ettiğim için sormama izin verin. Görebildiğim kadarı ile proje kaynak kod deposu ve şimdiye kadar üretilen belgeler ciddi bir bilgi birikimi oluşturmanız için fazlası ile yeterli olmuştur. Proje ile ilgili yapılan yorumlara kulak vermeden önce ne kadar araştırma yaptınız?
"Şurada arkadaşlarla laflıyoruz, bende söylüyorum" diye düşünmek de insanlık hali, ama bu da bence pek hayırlı değil.
Bu yazdıklarınız ayıp olmanın ötesinde. Herhalde bir olguyu ezmeye çalışmanın en kolay yolu farklı açılardan bakıldığında farklı sonuçlar çıkarmanızı sağlayan soyut durumlara saldırmaktır. İddianızın gerekçeleri elle tutulur kavramlar olmadığı için ispatına da gerek kalmaz. Sonuçta, hiç değilse henüz karar aşamasına gelmemiş beyinlerde bir soru işareti oluşturmak da amaç doğrultusunda bir katma değerdir.
'alkışa çıkıldığını' ima bile eden yorumlar olmadığını size yanıt olarak vermem de bu nedenle havanda su dövmeye çalışmak olacaktır. Gizli saldırıların avantajlarından bir tanesi de inkar yolunun her zaman açık olmasıdır zaten.
Öte yandan, yadsınamaz bir gerçek ise yazdıklarının olumlu sonuç verme ihtimalinin olduğunu dile getirdiğiniz kişinin doğrudan bireylere hakaret etmekte olduğudur. Yazdıklarından açıkca yazılım geliştirme deneyimi olmadığı anlaşılan kişi, sizin yukarıda sergilediğiniz tavrın aksine, alenen proje çalışanlarını kışkırtacak hakaretleri sıralamaktadır. Belki düşük ahlaki değerleri yüzünden, bekli de (daha acısı) bu iki yöntem birbirini destekleyen yöntemler olduğu için.
Uludağ projesi yalnızca geliştirdiği ürünler ile değil kullandığı özgür yazılımlara doğrudan destek vererek özgür yazılım camiasına katkı sağlayan bir projedir. Zaten bu daha şimdiden projeni katkılarının diğer özgür yazılım projelerinde kullanılması durumun apaçık bir göstergesidir. Projenin bu duruşu ise tamamen proje geliştiricilerinin tasarrufudur. Proje geliştiricileri hem Uludağ projesine hem de dışarıdaki özgür yazılım projelerine yalnızca çalışma saatlerinde değil hemen her gün yaptıkları fazla mesailer ile destek olmaktadırlar. Hal böyleyken, özverili çalışmalarını sürdüren geliştiricilere yalnızca projenin çalışanları oldukları için yapılan bu hakaretlerde bir mahzur görülmemesi kesinlikle kabul edilemez.
Uzun süredir takip etmediğim bu sitedeki tartışmaları arkadaşlarımdan duydum ve konu ile ilgili tüm yorumları okudum. Daha fazla vaktim olsa diğer yorumlara da yanıt yazamayı düşünebilirdim fakat dayanağı olmayan sözler üzerine yapılan tartışmaların sonuçsuz bırakılmaması için şu anda sarf edebileceğimden fazla emek gerekiyor. iyi günler...
--
Barış Metin
Pardus Geliştiricisi
Yardım
Editör markdown formatını desteklemektedir. Detaylı bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.
@kullanici ile birisinden bahsedebilir veya :emoji: ile emoji kullanabilirsiniz.
Yalı da görücüye çıkanlara katıldı... ( 208)
En iyisi 'siz devam edin, ben bir durayım' gerçekten.
iyi çalışmalar,