Uzun bir süredir ilk defa FM sayfalarına bir yorum yazıyorum. Öncelikle web günlüğüme göstermiş olduğunuz ilgi için teşekkür ederim :).
Konuya dönersek, sorunuzun dayanağı olan "bizim vergiler" varsayımınızın yanlış olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Çalışanı olduğum enstitü, projemiz için ayırdığı kaynağı kendi kazanımlarından (gelir getiren projelerinden) sağlıyor. Belki "vergilerimiz" başka enstitülerde ve/veya projelerde kullanılıyordur, fakat Uludağ projesi için bunun geçerli olmadığı bilgim dahilinde.
Devlete karşı sorumluluğunuzu gösterme çabanıza da tepki gösteriyor değilim, yalnızca sizi de işaret etmeyerek, ilk yaklaşımın "kaç para" olmasını (artık alışmış olsam da) garipsiyorum. Hele bu ilk tepkiyi akademik ve teknik tartışmaların yoğun olduğu ortamlarda gördüğümde iyice garip geliyor. Hedeflerini, ürünlerini, belgelerini, kaynak kodlarını ortaya koymuş bir projeye (bu alanda çalışan insanların) ilk tepkilerinin "kaça bu" olması benim için üzücü. Bardak analojisini bilirsiniz; FM'deki bu yorumları diğer örneklerini gözlemlemeden okumuş olsaydım büyük bir ihtimal ile garipsemez, normal karşılardım. "Reaksiyoner tavrımın" nedeni bu yaklaşımın genel bir bakış açısı olduğunu gözlemlemem.
"Sıradan, sade vatandaş"ın bu sorularını yöneltebileceği TÜBİTAK Bilgi Edinme Sistemi varken, akademisyenlerin ve aynı alanda çalıştığım insanların, proje için de faydalı olabilecek yönlendirici sorularını beklerim. Daha fazlasını (doğrudan katkı) da beklerim aslında ama neyse :). Bu beklentimin doğal olduğunu düşünüyorum. Sorgulayan bir toplum iyidir; fakat _bence_ daha önemlisi eleştirebilen ve en önemlisi üreten bir toplum. Bunun dışında kimsenin " ben vergisini ödeyen bir vatandaşım" tepkisine tavır takınmam :).
Yardım
Editör markdown formatını desteklemektedir. Detaylı bilgi için bu adresi ziyaret edebilirsiniz.
@kullanici ile birisinden bahsedebilir veya :emoji: ile emoji kullanabilirsiniz.
Fazlamesai.net TV: Erkan Tekman'la sohbet ( 46)
Konuya dönersek, sorunuzun dayanağı olan "bizim vergiler" varsayımınızın yanlış olduğunu söyleyerek başlamak istiyorum. Çalışanı olduğum enstitü, projemiz için ayırdığı kaynağı kendi kazanımlarından (gelir getiren projelerinden) sağlıyor. Belki "vergilerimiz" başka enstitülerde ve/veya projelerde kullanılıyordur, fakat Uludağ projesi için bunun geçerli olmadığı bilgim dahilinde.
Devlete karşı sorumluluğunuzu gösterme çabanıza da tepki gösteriyor değilim, yalnızca sizi de işaret etmeyerek, ilk yaklaşımın "kaç para" olmasını (artık alışmış olsam da) garipsiyorum. Hele bu ilk tepkiyi akademik ve teknik tartışmaların yoğun olduğu ortamlarda gördüğümde iyice garip geliyor. Hedeflerini, ürünlerini, belgelerini, kaynak kodlarını ortaya koymuş bir projeye (bu alanda çalışan insanların) ilk tepkilerinin "kaça bu" olması benim için üzücü. Bardak analojisini bilirsiniz; FM'deki bu yorumları diğer örneklerini gözlemlemeden okumuş olsaydım büyük bir ihtimal ile garipsemez, normal karşılardım. "Reaksiyoner tavrımın" nedeni bu yaklaşımın genel bir bakış açısı olduğunu gözlemlemem.
"Sıradan, sade vatandaş"ın bu sorularını yöneltebileceği TÜBİTAK Bilgi Edinme Sistemi varken, akademisyenlerin ve aynı alanda çalıştığım insanların, proje için de faydalı olabilecek yönlendirici sorularını beklerim. Daha fazlasını (doğrudan katkı) da beklerim aslında ama neyse :). Bu beklentimin doğal olduğunu düşünüyorum. Sorgulayan bir toplum iyidir; fakat _bence_ daha önemlisi eleştirebilen ve en önemlisi üreten bir toplum. Bunun dışında kimsenin " ben vergisini ödeyen bir vatandaşım" tepkisine tavır takınmam :).