Yeni Eğlence Kültürü Sizi Gözetliyor

0
parsifal
Dijital TV yayınları ülkemizde 2 senedir yayında olmasına rağmen hemen hemen her evde karşımıza çıkmaya başladılar. Yayına başlamaları büyük bir dert olmuştu. Türk Telekom dijital yayın izni vermediğinden yayınlar yurtdışından yapılıyordu. Günümüzde nedir ne değildir pek bilemiyorum.
Zaten konumuzda bu değil. Microsoft, Yahoo, Apple ve diğer bir kaç şirket bir oluşum içine girerek digital yayın abonelerinin izleme alışkanlıklarını takibe başlamışlar.

Eh ne de olsa dijital yayın, yani etkileşimli bir ortam. Oyun oynuyorsunuz, alışveriş yapıyorsunuz, film satın alıp izliyorsunuz. Abone ücreti ödemenin dışında yapmakla mükellef olduğunuz başka şeylerinde olması gerek.

Tabi bütün bunlar sizden habersiz yapılıyor. Eski TV sistemlerinde bu sistem denekler sayesinde yapılıyor. Denek olarak seçilirseniz evinize bir sistem kuruluyor. Bu sistem hangi kanalları, hangi sıklıkla ve ne zamanlar seyrettiğinizi kaydediyor. Tabi bunun için size bir denek olarak belli bir ücret ödüyorlar.

Ama artık teknoloji değişti. Hem ne gerek var denek bulmaya, evlerine alet monte etmeye ve üstüne üstük para ödemeye. Nasıl olsa dijital tv şirketlerinin binlerce, milyonlarca denekleri, pardon aboneleri, var. Hem bu sefer parayı ödeyen aboneler...

Ne dersiniz bizim dijital kanallar da yapsa iyi olmaz mı?

Görüşler

0
conan
Sadece bilginize. Amerika'da Clinton zamaninda cikarilan bir kanun'a gore 2005-2007 yillarina kadar butun yayinlarin dijital olmasi mecburi. Big brother MUST watch you! ;)
Görüş belirtmek için giriş yapın...

İlgili Yazılar

Çek Cumhuriyeti Posta Servisi Linux'a Geçti

redline99

Çek Cumhuriyeti'nin ikinci en büyük şirketi olan Czech Post'un ülke çapında 3400 posta ofisi ve 40.000 çalışanı bulunmakta. Yılda ortalama 1 milyar posta hacmine sahip işletme, APOST isimli bir yazılım kullanyor.

Hurriyet kampanya yapiyor

bm

Hurriyet web sitesinin ana sayfasindan linkli iyi niyetli ama potansiyel olarak fevkalade zararli bir kampanya var: http://www.hurriyetim.com.tr/dosya/harflerimiz/.

Uc sIk isaretlenebiliyor, ucu de develete yasak koydurmaya yonelik. Ustelik ISO standartlari varken 'Devlet standart koysun, yazilimlarda buna uyma zorunlulugu getirsin' diye bir ifade de var! Bunu yapanlar bir devlet kurulusu olan TSE'nin neleri yapip neleri yapmadigini bize haber vermekle gorevli basinimiz, dikkatinizi cekeyim. Yani mankenlere ve hakemelere standart getirecegiz deyip, "ithal mallarini test edecegiz vakfimiza bagis mukabili" tarziyla aldiginiz her malin maliyetini sisiren, IKI defa (ISO 8859-1 ve 8859-15) Izlanda karakterlerinin Turkce karakterlerin yerini almasina engel olamayan (belki haberi bile olmayan) kurulus olan TSE'nin. Lutfen disariyla is yapmayi zorlastiracak, kucuk sirketler ve kisiler tarafindan yapilacak ithalatin zaman ve kirtasiye maliyetini yukseltecek bu girisime hayir deyin. Ben de memnun degilim Ingilizce alfabeyle Turkce yazmaktan ama artik 2004 senesinde internette basin gucuyle devlete teknolojik yasak koydurma kampanyasi yapilmasini cok daha uzucu buluyorum.

Etkinlik Dediğin Böyle Olur: Accelerating Change 2005

FZ

Etkinlik dediğin böyle olur. Vernor Vinge, Ray Kurzweil, Peter Norvig, Rudy Rucker, Terry Winograd gibi efsane isimlerin bir araya geldiği Accelerating Change 2005 konferansı bu sene Stanford'da düzenleniyor.

Kaynak: planet.lisp.org

Birleşik Devletler Bölgesel Güvenlik Departmanı, Linux ve Oracle dedi!

redial

27 Ocak 2003, Pazartesi - [ 14:16 ]
Newsforge.com, Tina Gasperson
Birlesik Devletler Bölgesel Güvenlik Departmanı (www.dhs.gov) birkaç aydır Windows 2000 üzerinde çalıştırmakta olduğu sunucularını geçen hafta Linux üzerindeki Oracle ortamına geçirdi.

Uzmanlar bu değişikliğin geçtiğimiz hafta Internet'i Çalkalayan "Slammer" adındaki MS SQL Server virüsüne karşı bir tepki olmayabileceğini söylüyor. Netcraft, değişikliğin 24 ve 25 Aralık tarihlerinde meydana geldiğini belirtiyor.

Mars Kurtarma Görevi Programlama Yarışması

FZ

Telsizden pilotun yardım çağrısı duyuldu: "Mayday, mayday!" ve devam etti, "Elysium bölgesinde yeni bir mağara keşfettik, piramidin hemen yakınında ve ani bir elektromanyetik dalga uzay gemimizin tüm elektronik sistemlerini bozdu, mecburi iniş yaptık. Eğer dünyada bizi duyan birileri varsa, lütfen yardım edin!". Ve sonra sinyal gürültüye dönüştü... Bu mesaj bir saat önce gelmişti ve siz de bunu Dünya Görev Kontrol Merkezinde dinlediniz. Mürettebatı kurtarmanın tek yolu bir araştırma robotunu programlamak ve robotun oraya uçmasını, bozuk uzay gemisini bulmasını, almasını ve sonra da Mars ana üssüne geri getirmesini sağlamak. Dünya ile Mars arasındaki büyük mesafe ve zaman farkından ötürü robota anında müdahele etme şansınız yok, her türlü şeyi önceden programlama durumundasınız.